O değil mi translate Russian
6,880 parallel translation
- Ne oldu, adı o değil mi?
Что? Это не ее имя?
O adam aşağıdaki barda, o değil mi?
Он включает свой проигрыватель, чтобы ослабить волю своих жертв... Подожди, тот офицер в баре, это он?
Bak bu o değil mi?
( женщина ) посмотрите. Это она?
- Ancak arkasında o var, değil mi?
Но он стоит за этим, правда?
Evet? Ona, o kızı hiç görmediğini söyledin, öyle değil mi?
- Аннабель Монтгомери?
Lisa da herhalde, o listede yoktu, öyle değil mi? Sanmıyorum.
- довольно экстравагантный сбор ты тут сегодня?
O olmayabilir, değil mi?
Думаете, это может быть он?
O normal, değil mi, doktor?
Она ведь в порядке, док?
Yine o bilim adamı, Milo, arıyor, değil mi?
Это тот ученый Майло снова звонит?
- İki başlı horoz değil mi o?
Двухголовый петух?
Sen... sen ona açıklarsın, o da anlar, değil mi?
Ты... ты же ей все понятно объяснил, да?
O kadar zor değilmiş, değil mi?
Видишь? Совсем не трудно, да?
Gördün mü? O kadar zor değilmiş, değil mi Porter?
Не так уж это и сложно, Портер?
Evet, geriye pek bir seçenek kalmıyor o zaman, değil mi?
Что оставляет нам небольшой выбор, не так ли?
Sensin o, değil mi?
Это же был ты?
Yani kendimi kurutursam o pislik bundan hoşlanmaz değil mi?
Так что, если я высушу себя сам, чертовой твари такое не очень-то понравится, ведь так?
O yeri sakladılar, değil mi?
Они пытались спрятать это место подальше, да?
Ama zenginim o yüzden hiç de umrumda olmaz, değil mi?
- Да, но я богат. Так что это не имеет значения, не так ли?
O bir polis, değil mi?
Она детектив.
- O da hiçbir şeyi itiraf etmedi, değil mi?
Он ведь тоже не сознался, верно?
- O zaman bu doğum belgesi sizin değil mi?
Вообще-то просто Питер Гриффин
İstedim ama o hiç 13 olmadı, benim hiç ergen çocuğum olmadı ve sonuçta bu mevzular için el kitabı da yok değil mi?
Я хотела, но ей никогда не было 13, я никогда не воспитывала подростка, и, на самом деле, нет никакого пособия для такого рода вещей, правда?
O senin kız kardeşin değil mi?
Она ваша сестра, да?
Antonio, o adamın gözlerinin içine baktın değil mi?
Антонио, ты же смотрел в глаза этого человека, да?
O ve Ruzek onu takipte, değil mi?
О и Рузек следите за ним, хорошо?
İçeriden bilgi aldın, değil mi pis dedektif? O kadar eski bir davayı...
С золотыми часами...
O şeyin tekrardan medeniyete zarar vermesine izin vereceğimizi düşünmüyordun, değil mi?
Ты же не думал, что мы позволим этой штуке долететь до цивилизации?
Yani rüya gördüğünde o anıların kimin olduğu hakkında en ufak bir fikrin yok değil mi?
В этом сне ты не знала, чья память это была?
O küçük haspanın da sana bir şey söyleyeceğini sandın değil mi?
И ты думаешь, что эта плутовка что-то скажет?
O da seni öptü değil mi?
Она засосала тебя обратно.
O hediyeleri hiç açmaz değil mi?
Подарок он бы не стал открывать.
O bardaktan boşalırcasına değil mi?
В смысле, "как из ведра"?
O şeytanı def etmek hakkın değil mi?
Да. Разве это не правильно, уничтожить зло?
Yine de o kadar emin olamıyorsun, değil mi?
Ты же не можешь знать наверняка.
O kapsüllere dönmeden önce de kaybettiğimiz insanlar olmuştur, değil mi?
До того, как мы залезли в капсулы, нам, наверное, случалось терять людей?
O, düşündüğümüz kişi değil diye mi?
Потому что она не та, за кого мы её принимали?
Ama o erkekler hakkında konuşuyor ve sorun değil mi?
О, но она может болтать о парнях, и это нормально?
Bu yüzden o zaman beni görmeye gelmiştin değil mi?
Ты поэтому приходил ко мне, да?
Burada aşçı o, değil mi?
Он у нас шеф-повар, да?
Ve babamda seni bir asille evlendirmiş ki, anneme o gece nerede olduğunu söylemeni istememiş değil mi?
А отец выдал ее замуж за дворянина, чтобы она не сказала матери где она на самом деле была в ту ночь, не так ли?
- Yine mi annem? - O kadar feci değil.
Не усугубляй.
Catherine... ikimiz de oyun konusunda deneyimliyiz, değil mi, o yüzden umarım bu sorumu bağışlarsın, fakat senin sifilis kapmamış olmam mümkün mü?
Екатерина... мы оба ветераны игры, не так ли, поэтому я надеюсь, Вы простите мне вопрос, но возможен тот факт, что Вы не больны сифилисом?
O yatakta ne kadar da kocaman görünüyorum, değil mi?
Мы завтракали после этого. Боже, я смотрюсь таким здоровым в этой кровати, да?
- Tamam. O yüzden ameliyatı pek önermem. Doğum sancılarına neden olabileceğinden dolayı ve bunu gerçekten istemeyiz, değil mi?
Я категорически не рекомендую проводить операцию, так как могут начаться схватки, а нам они не нужны, так ведь?
Yukarıda o hapis evrenine dönmeyi her şeyden çok isteyen deli bir kadın olduğunu biliyorsun değil mi?
Ты ведь помнишь про сумасшедшую леди наверху, которая хочет, что бы мы открыли ту тюрьму, больше чем что либо, да?
O, Afrika'ya Sha değil mi taşındı?
Он переехал в Африку, да, Ша?
~ Tanrım, o da iyi değil mi kokuyordu?
— Он еще и пах божественно, да?
O, değil mi?
Да, не поспоришь.
Ben de ona karşı kendimi suçlu hissediyordum. İçim rahatladı şimdi. O zaman kara kutuyu araştırsak yeter değil mi?
но теперь легче... остаётся просмотреть запись регистратора?
O çok detaycı biri değil mi?
Какой внимательный!
O şey değil mi?
Это? ..
o değil 411
o değildi 47
değil mi 44479
degil mi 350
değil mi canım 39
değil mi dostum 28
değil mi anne 66
değil miyim 77
değil misin 154
değil mi çocuklar 56
o değildi 47
değil mi 44479
degil mi 350
değil mi canım 39
değil mi dostum 28
değil mi anne 66
değil miyim 77
değil misin 154
değil mi çocuklar 56
değil mi ya 25
değil mi efendim 66
değil misiniz 34
değil mi evlat 40
değil mi hayatım 33
değil mi jack 21
değil miyiz 24
değil mi kaptan 17
değil mi oğlum 33
değil mi beyler 17
değil mi efendim 66
değil misiniz 34
değil mi evlat 40
değil mi hayatım 33
değil mi jack 21
değil miyiz 24
değil mi kaptan 17
değil mi oğlum 33
değil mi beyler 17