English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ Y ] / Yapabileceğimiz bir şey yok

Yapabileceğimiz bir şey yok translate Russian

452 parallel translation
Ne yazık ki onun için yapabileceğimiz bir şey yok.
К сожалению, мы ничего не можем для нее сделать.
Evet. Gördünüz mü, yapabileceğimiz bir şey yok.
- С этим ничего не поделаешь.
Yapabileceğimiz bir şey yok.
От нас уже ничего не зависит.
Yapabileceğimiz bir şey yok. Niye heyecanlanalım o halde?
Раз уж ничего не поделать, стоит ли расстраиваться?
Yapabileceğimiz bir şey yok.
Мы ничего не можем сделать.
Bu gece burada yapabileceğimiz bir şey yok.
До вечера мы ничего не сможем сделать. Значит завтра?
Artık yapabileceğimiz bir şey yok.
Мы больше ничего не можем сделать.
Bay Spann, karınız bize işe yarar bir şeyler söyleyene kadar gerçekten yapabileceğimiz bir şey yok.
Мистер Спэнн, пока ваша жена не расскажет нам больше... мы ничего не сможем сделать.
Bu konuda yapabileceğimiz bir şey yok. Burada o suçlu mu değil mi buna karar vereceğiz, neden böyle olduğu konusunu tartışmayacağız.
Наша задача - определить виновен он или нет, а не выяснять, почему он таким вырос.
Görünüşe göre yapabileceğimiz bir şey yok.
Кажется, у нас нет иного выбора.
Burada yapabileceğimiz bir şey yok.
Мы ничего не можем здесь сделать.
Marco haklı - yapabileceğimiz bir şey yok!
Марко прав мы ничего не можем поделать!
Yapabileceğimiz bir şey yok.
Этот мир рухнет и сгорит. Мы бессильны.
Yapabileceğimiz bir şey yok. Tanklar tam dolu olmadan sürdüremeyiz.
Сделать ничего нельзя, без воздуха плыть невозможно.
- Yapabileceğimiz bir şey yok.
Мы ничего не можем поделать.
Zamanında varsak bile, kadın için yapabileceğimiz bir şey yok.
Зачем? Даже если приедем вовремя, женщине уже не поможем.
Bunun için yapabileceğimiz bir şey yok.
Ќет, это не годитс € дл € гонок.
Tamtamlarına yapabileceğimiz bir şey yok.
Мы ничего не можем поделать с их тамтамами.
Yapabileceğimiz bir şey yok.
Мы ничего не можем.
Prenses hazretleri, artık yapabileceğimiz bir şey yok. Giriş kapılarını kapatmak zorundayız.
Госпожа Лея, R2 сказал, что не смог поймать хоть какие-нибудь сигналы.
Yarısı ona gidecek. Yapabileceğimiz bir şey yok bu konuda.
Ничего не поделаешь, с этим придется смириться.
Şu anda yapabileceğimiz bir şey yok. Para yakında ya bizim ya da değil.
В ближайшее время мы получим деньги, или не получим, это не в нашей власти.
- Bu konuda yapabileceğimiz bir şey yok.
- Все равно мы ничего не можем сделать.
Evet, ama bu konuda yapabileceğimiz bir şey yok, değil mi?
Конечно, но мы ничерта не можем сделать.
Yapabileceğimiz bir şey yok.
Мы ничего не можем сделать для вас.
Yapabileceğimiz bir şey yok mu?
Неужто ничего нельэя сделать?
Yapabileceğimiz bir şey yok.
Ничего не поделаешь.
Yapabileceğimiz bir şey yok. Daha kötüye gitmesini istemezsin değil mi?
Ты же знаешь, ей нельзя выходить слишком рано.
Burada yapabileceğimiz bir şey yok.
Здесь нам больше ловить нечего. Делай, что он говорит.
Yapabileceğimiz bir şey yok.
- Мы ничего не можем сделать!
Önemli değiI. Bugün yapabileceğimiz bir şey yok. - Gidelim buradan.
Мне все равно больше нечем заняться, поехали отсюда.
- Yapabileceğimiz bir şey yok.
- И мы ничего не можем поделать с этим.
Yapabileceğimiz başka bir şey yok.
Теперь мы ничего не можем сделать.
Hayatta kalmak için buna mecburum, çünkü her şey her geçen gün daha da... kötüye gidiyor ve yapabileceğimiz başka bir şey yok.
А жизнь всё труднее и труднее.
Bir süre için yapabileceğimiz hiçbir şey yok.
Какое-то время мы не сможем ничего сделать.
- Yapabileceğimiz bir şey yok mu?
Ужасно!
Yarın sabah işe gitmek için erkenden kalkacaksın. Artık bu gece yapabileceğimiz daha fazla bir şey yok.
Утром предстоит работа... а сегодня уже нечего делать.
Yapabileceğimiz başka bir şey yok.
Мы же ничего другого не умеем делать.
- Yapabileceğimiz fazla bir şey yok.
Мы ничего не можем сделать.
- Ben de durumdan hoşlanmıyorum, ancak yapabileceğimiz bir şey yok.
Понятно, капитан.
Ve bu konuda yapabileceğimiz hiç bir şey yok.
И мы ничего не можем с этим поделать.
Ayrıca şu anda burada yapabileceğimiz çok bir şey yok.
Тем более, здесь мы не так много можем сделать.
Bu gece yapabileceğimiz başka bir şey yok.
Сегодня нам всё равно больше делать нечего.
Yapabileceğimiz fazla bir şey yok.
Сейчас я не вижу дpугoй альтеpнативы.
Yapabileceğimiz başka bir şey yok.
Извини, но другого у нас выхода нет.
Mösyö Moussa, yapabileceğimiz fazla bir şey yok.
Месье Мусса, видимо, мы не в силах вам помочь.
Yapabileceğimiz fazla bir şey yok, Newt.
Мы мало что можем сделать, Ньют.
Yapabileceğimiz bir şey yok.
Мы вымотались.
Yapabileceğimiz başka bir şey yok.
Мы ничего не можем поделать.
Beraber yapabileceğimiz bir şey biliyorum... ve evden çıkmak zorunda da değiliz ve bir şey almamıza da gerek yok.
Я знаю, чем мы можем заняться вдвоем, и из дома не надо выходить, и покупать ничего не нужно.
- Yapabileceğimiz fazla bir şey yok.
- Я могу запретить ему бывать на Променаде.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]