English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ G ] / Give us a smile

Give us a smile traducir turco

98 traducción paralela
- Give us a smile!
- Bize bir gülücük versene.
Darling, come on, give us a smile.
Sevgilim, haydi, bir gülücük ver.
Give us a smile, big.
Kocaman gülümse.
Now, give us a smile.
Gülümse bakalım.
- Give us a smile, sweetheart.
- Bize bir gülücük ver, sevgilim.
Give us a smile
Haydi, asma suratını. Gülümse.
Give us a smile.
Bir öpücük ver.
- To pluck you up - Give us a smile.
- Bize bir gülücük ver
Give us a smile.
Gülümse.
Come on, give us a smile.
Hadi, gülümseyin.
Come on, Imelda, give us a smile!
Hadi, Imelda, bize bi gülücük ver!
Lori, give us a smile.
Lori, neden gülümsemiyorsun?
- Give us a smile, Gig.
- Gig, bir gülümser misin?
Give us a smile.
Bize gülümse.
Give us a smile.
Gülümseyin.
- both in the police department and elsewhere. - Give us a smile, Ricky!
Santoro, ne polis ne de başka kaynaklardan gelen suçlamalar hakkında yorum yapmaktan kaçınıyor.
Give us a smile, eh!
Bir gülücük ver bize!
Now, chandler, you want to give us a smile?
Şimdi Chandler, bize bir gülücük verir misin?
Now give us a smile.
Hadi gülümse artık.
Hey, Princess, give us a smile.
Hey, prenses, bize biraz gülümser misin?
Give us a smile.
Gülümse bakalım.
Look happy. Give us a smile.
Mutlu görün, biraz gül.
Come on, give us a smile!
Hadi ama, gülümse!
Give us a smile, mate.
Bize bir gülümseme ver, ahbap.
Right over here. Come on. Give us a smile.
Biraz gülümseyin.
Give us a smile.
Gülümse bakalım. "Mojo" de.
- Give us a smile, love.
- Gülümsesene, güzelim.
MAN : Give us a smile, Bianca.
Gülümse, Bianca.
Give us a smile, then, eh? I can't.
Yüzün biraz gülse diyorum.
Francine, give us a smile.
Bize bir gülücük ver.
Come On, It's Not That Painful. Give Us A Smile.
Haydiii, o kadar da can sıkıcı değil biraz gülümse
Give us a smile.
Gülümseyin!
Give us a smile, Nicky.
Gülümse Nicky.
Give us a smile.
Azıcık gülsene.
Queen Paige, give us a smile.
Kraliçe Paige, gülümseyin.
Now, if you could just give us a big smile.
Şimdi bize büyük bir gülüş verebilirseniz.
Come on, lady, give us a great big smile.
Gülümseyin.
Now, boys... give us a great big smile.
Çocuklar şimdi büyük bir gülücük verin bakalım.
Going to give us a wee smile?
Bize minicik bir gülümseme vermeyecek misin?
Give us a smile.
Hadi bakalım, öyleyse.
Muhammad teaches us to worship one god, to speak truth to love our neighbors as ourselves, to give charity, even a smile can be charity to protect women from misuse, to shelter orphans and to turn away from gods of Wood and stone
... kadınlara kötü davranmamayı... -... yetimlere bakmayı emrediyor. Tahtadan tanrılardan hayır gelmez diyor!
Now give us a big smile. That's great.
Kocaman gülümse, harika.
HANNIBAL : Give us a big smile.
Gülümse.
Give us a big smile, Tommy.
Kocaman gülümse bize, Tommy.
All right. Give us a big smile now.
Tamam, şimdi gülümse.
Hey, give us a smile.
- Bir gülück atsana.
Give us a smile!
Gülümse bize.
Go on give us a little smile
~ Bize yeter küçücük bir gülümseme. ~
But just give us a little smile, eh.
Ama sadece biraz gülümse, tamam mı?
Give us a smile.
- Gülümse.
All right, give us a big smile!
Pekâlâ, kameraya gülümseyin!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]