Come and play translate Turkish
1,034 parallel translation
This planet was constructed for our race of people to come and play.
Bu gezegen bizim ırkımızdan insanların gelip oynamaları için yapıldı.
Come and play.
Gel de oyna.
Gentlemen, come and play here.
Beyefendi, gelin burada oynayın.
Do you want to come and play with me?
Benimle oynamak ister misin?
Wilt thou come and play with us, Mark?
Bizimle oynar mısın Mark?
Children used to come and play in my jungle, all day long.
Çocuklar gelir ve bütün gün benim cangılımda oynardı.
Come and play!
Gel hadi, oynayalım!
Come and play nuts.
Gel, ceviz oyunu oynayalım.
- Come on! - Come and play!
Nedir bu haliniz, kepaze herifler!
You can come and play now.
Şimdi gelip oynayabilirsin.
Come and play.
hadi!
I'm myself waiting since long for someone to come and play a mischief with me.
Uzun zamandır onu bekliyorum Biriside benimle gelip oynasa ne olurdu sanki.
But I say come and play
Fakat ben gel ve oyna derim
Hey, come and play.
Hey, Gel oyna.
Come and play with me.
Gel oynayalım.
Come and play with us.
Gel bizimle oyna.
Come and play with us, Danny.
Gel bizimle oyna, Danny.
You can't come and play in my yard
Gelip bahçemde oynayamazsın
Are you going to pout like a baby or come and play hockey with your friends?
Burada, odanda oturup bebek gibi somurtacak mısın yoksa gelip arkadaşlarınla hokey mi oynayacaksın?
I used to come here and play when I was little.
Küçükken oynamaya buraya gelirdim.
She used to come to the room and play with me.
Odama gelir ve benimle oynardı.
Because if we fire back, we give them new propaganda to use against us, and play into the hands of Communists, who want us to start a real war so that Russia can come to China's rescue and in that way take her over.
Çünkü karşı ateş açarsak, onlara, bize karşı kullanmaları için yeni propaganda malzemesi vereceğiz ve savaş isteyen Komünistlerin ekmeğine yağ süreceğiz. Böylece Rusya, Çin'in imdadına yetişip yönetimi ele geçirebilecek.
Come in the water and play.
Gel oynayalım.
- Honey, can we come back and play?
- Tatlım, yine gelip oynayalım mı?
No, come back here and play the flute while Beckman saves statues.
Hayır, Beckman heykelleri kurtarırken sen de burada flüt çalacaksın.
Come now. It's too late to play cat and mouse.
Haydi artık, kedi fare oyunu oynamak için çok geç.
Listen, child... go play outside, and don't come in here for anything.
Beni dinle evlat, git oyununu dışarıda oyna ve ne olursa olsun buraya girme.
Whispers, Sancho, won't you please come out and play?
Kulağıma fısıldıyor : Sancho, gelip oynamayacak mısın?
He said I could come out and play for a long time.
Bana dışarı çıkıp istediğim kadar oynayabileceğimi söyledi.
Finally, they would let him come in, you know, and play.
En sonunda onun da çalmasına izin verdiler.
- Come on and play.
- Sen de oyna.
- Come on, go and play.
- Hadi, git oyna.
Come on and play!
- Haydi gelin maç yapalım!
And, fellas, the time has come for us to play our next card.
Ve şimdi arkadaşlar, elimizdeki ikinci kozu oynamanın zamanı geldi.
Hey, come in here and play with us.
Gel içeri ve bizimle çal biraz.
A lady producer from New York called me and asked me to come to New York and play Richard III off-Broadway.
- Evet! New York'tan bir kadın yapımcı aradı ve New York'a gelip bağımsız bir yapımda 3. Richard'ı oynamamı istedi.
You can come over and play with him, whenever you want...
Ne zaman istersen, gelip onunla oynayabilirsin...
You want ice time, come and tell me when you wanna play it my way.
Buza çıkmak istersen, istediğim gibi oynayacaksan.
CAN YOU COME OUT AND PLAY, MAN?
İşte bu benim ölümüne kankam.
Come on and play that thing, Professor.
Gel de şu şeyi çal, Profesör.
Violet. Come out and play with me. Violet!
Violet.
Every evening, when Frith has done his day's work and lies calm and easy in the red sky El-ahrairah and his children, and his children's children come out of their holes and feed and play in his sight.
her şey sakin ve gökyüzü kırmızı olduğunda... El-ahrairah ve çocukları ve çocuklarının çocukları deliklerinden çıkarak beslendiler ve onun göreceği yerlerde oynadılar.
It goes on falling in on itself until nuclear forces come into play and they hold up the weight of the star.
Kendi içinde düşüşüne devam eder taa ki nükleer güç işin içine girene kadar böylece nükleer güç yıldızın ağırlığını taşır.
Come on, play music and continue with the party.
Hadi, müzik çal ve partiye devam edin.
You know, I'm working on a new play, and I just wondered would you like to come to the opening night with me?
Şey, yeni bir oyun yazıyorum, ve merak ediyordum açılış gecesine benimle gelmek ister misin?
"And if these women could play the trumpet or the harp... and if I could work in a forest, I'd come."
"Bu kadınlar trompet veya arp de çalabiliyorlarsa..." "... ve bir ormanda çalışabileceksem, gelirim. "
- Or, to look at it a little differently... in a way, it's like going right back to childhood... where a group of children simply come into a room or are brought into a room... without toys - and begin to play.
Veya farklı bir açıdan bakalım bu tıpkı çocukluğa dönmek gibi bir durum Bir grup çocuk bir odada bir araya gelir veya bir odaya bırakılırlar oyuncakları yoktur, ama oynamaya başlarlar.
You come home, you order out food... and then you play those stupid Tito Puente albums... until 2 in the morning.
Eve geliyorsun, yemek ısmarlıyorsun ve sabahın 2'sine kadar o aptal Tito Puente albümlerini dinliyorsun!
And, admiring your fascinating figure, he deduced that you have the same age as Marie Antoinette and hence that you've been play friends in Austria, and that, when the Queen was converted, she had you come to her in Paris,
Ayrıca çekici görüntünüzü hayranlıkla seyrederken Marie Antoinette'le aynı yaşta olduğunuz sonucunu çıkarttı. ve Avusturya'da arkadaş olduğunuza göre, ve Kraliçe ordan geldiğine göre, sizi de Paris'e eşlikçi olarak getirmiş olabilirdi.
I like it when people come up to me the next day or a week later and they say : " I saw your play.
Insanlar ertesi gün ya da bir hafta sonra gelip bana desinler ki, " Oyununu gördüm.
- We have a radio and a TV. Y'all come over to my house right now, and I'll play it for you.
Hemen evime gelin, size çalayım.
come and find me 23
come and get it 268
come and join us 55
come and get me 180
come and look 40
come and see 180
come and dance with me 16
come and see me 45
come and sit here 19
come and say hello 16
come and get it 268
come and join us 55
come and get me 180
come and look 40
come and see 180
come and dance with me 16
come and see me 45
come and sit here 19
come and say hello 16
come and have a look 57
come and eat 47
come and help me 44
come and have a drink 24
come and sit down 160
come and see this 26
come and take a look 24
come and help 21
come and have a look at this 21
come and dance 23
come and eat 47
come and help me 44
come and have a drink 24
come and sit down 160
come and see this 26
come and take a look 24
come and help 21
come and have a look at this 21
come and dance 23
come and sit 29
come and 20
come and look at this 28
play 651
playa 36
player 193
play the game 51
plays 155
playing 440
playing games 28
come and 20
come and look at this 28
play 651
playa 36
player 193
play the game 51
plays 155
playing 440
playing games 28
played 66
play with me 42
players 77
playboy 86
play video games 16
playing hard to get 22
playing video games 17
playing cards 21
play nice 84
play it 135
play with me 42
players 77
playboy 86
play video games 16
playing hard to get 22
playing video games 17
playing cards 21
play nice 84
play it 135