English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ H ] / Happy for you

Happy for you translate Turkish

4,251 parallel translation
I'm happy for you, Will.
Senin adına sevindim, Will.
I'm so happy for you, it's your 30th wedding anniversary.
Sizin adınıza çok sevindim, sizin 30. yıIdönümünüz.
I'm so happy for you. - Happy?
Senin adına çok mutluyum.
I'm happy for you.
Senin adına sevindim.
I'm so happy for you!
Senin için çok mutluyum.
I'm very happy for you.
Sizin adınıza çok mutluyum.
I'm so happy for you.
Senin adına çok sevindim.
I'm happy for you.
- Adınıza sevindim.
Well, after you graduate, we would be happy for you to come back and visit us anytime you want.
Mezun olduktan sonra da, ne zaman istersen gelip ziyaret etmen bizi mutlu eder.
Ume, I'm happy for you.
Ume, senin adına sevindim.
- I was so happy for you.
- Senin adına mutluydum.
I was happy for you guys.
Sizin adınıza mutluydum.
I am so happy for you.
Senin adına çok sevindim.
I would have been very happy for you.
Senin için acayip mutlu olurdum.
It's amazing how far you've gone, I'm so happy for you.
Meslekte bu kadar yükselmen şaşırtıcı. Çok sevindim.
I'm happy for you.
- Senin adina sevindim.
An even swap, yes, it's not like I'm not happy for you but you did already tell me this all this morning, remember?
Adil bir takas, evet. Senin için mutlu olmadığımdan değil de bunu bana sabah söylemiştin zaten, hatırladın mı?
- I'm just happy for you!
- Senin adına mutluyum!
I'm really happy for you.
Ciddiyim, sizin adınıza çok mutluyum.
I'm really happy for you, Daniel.
Senin adına sevindim, Daniel.
Oh, my God! I'm so happy for you.
Aman Tanrım, senin için çok mutluyum.
- Yeah. - So happy for you, Mum.
Senin için çok mutluyum, anne.
I haven't been happy since we moved here, not since Mads took me around in Copenhagen and told me to look happy in the pictures for you.
Buraya taşındığımızdan beri mutlu değilim. En son kadınlar beni Kopenhag'da bir yerlere götürüp, fotoğraflarda senin için mutlu görünmemi istemişlerdi.
Why would you feel guilty if he's happy for us?
O bizim için mutluyken neden kendini suçlu hissediyorsun ki?
I want you to be happy for me, OK?
Benim adıma mutlu olmanı istiyorum, tamam mı?
So ah... for this to work... you need to be happy when I do it?
Bak bunun işe yaraması için, seni öldürdüğümde mutlu mu olman lazım?
HOPE YOU'RE READY FOR A GOOD TIME ♪ I'M HAPPY YOU CAME.
Gelmene sevindim.
Does it make you happy to sing For us?
Bizim için şarkı söylemen seni mutlu ediyor mu?
Yes. You must be very happy for him.
Evet.Onun için çok mutlu olmalısınız.
Ask you, ask for help to try to find out, if perhaps one in your family isn't not so happy about me.
Kim olduğunu öğrenmek için yardımını istemeliyim diye. Belki de senin ailenden beni pek sevmeyen biri var mı diye.
You know, I can feel you acting like you're not impressed, but you should be happy for me, V Mars.
Etkilenmemiş gibi davranmaya çalıştığını görebiliyorum. Benim adıma sevinmelisin, Mars.
And thank you for such a happy meal.
Çocuk menüsü ikram edip çocuklar gibi eğlendirdiğiniz için teşekkürler.
Harry, I am very happy to come and be Mrs. Selfridge for you, to perform all public duties required, but you...
Harry, buraya gelip senin için Bayan Selfridge olmaktan mutluyum gereken bütün sosyal görevleri yerine getirmekten de...
Stan, I'm more than happy to pay you for an empty mug, mate.
Stan, sana boş bir kupaya para ödediğim için daha mutlu olamazdım, ortak.
Just say you're glad she's happy, wait for it to burn out.
Sadece O'nun adına mutlu olduğunu söyle ve ilişkilerinin bozulmasını bekle.
You never going to be happy cooking for someone else.
Başka biri için yemek yaptığın sürece asla mutlu olmayacaksın.
We would be more than happy to check out the property for you.
Arazimizi sizin yerinize memnuniyetle kontol ederiz.
If there's anything I can do for you I'm happy to do it.
Senin için yapabileceğim bir şey varsa bunu yapmaktan mutluluk duyarım.
This is just my body's very unexplainable reaction to how happy I am for you.
Bu sadece, senin için ne kadar sevindiğimin vücudumun açıklanamaz bir tepkisi - Gerçekten mi?
All I ever wanted was for you and Max to be happy and to feel safe.
Tek istediğim Max'le birlikte mutlu ve güvende olmanızdı.
You know, at least, I want you to be happy for me.
Yani, en azından benim için mutlu olmanı istiyorum.
Yeah, such a happy day for both of you.
İkiniz için ne mutlu bir gün.
You must be so happy for him.
Onun adına çok mutlu olmalısın.
Be happy that you are at least getting this much for getting beaten up
Mutlu ol, yenildiğin halde para bile veriyorum.
I thought you would be happy for me
Sandım ki, mutlu olursun benim adıma.
- Aren't you happy for me?
- Benim için sevinmedin mi?
- You're happy for me.
- Benim için sevinelim.
I'm so happy for you.
Bu harika, Gina.
I'm happy for you, but it's only been a year, Gina.
Peki, sen ne düşünüyorsun?
We're happy to have you stay with us for as long as you need to...
İstediğin kadar kalabilirsin...
You had a normal, happy childhood, just for the record.
Normal ve mutlu bir çocukluk geçirdiğini söyleyeyim dedim.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]