You broke my heart translate Turkish
347 parallel translation
You broke my heart when you refused me, Carlotta.
Beni reddettiğin zaman kalbimi kırmıştın Carlotta.
You Broke My Heart When You Broke My Comb.
Tarağımı Kırdın Kalbimi de Kırdın'ı yaptı.
You broke my heart.
Kalbimi kırdın.
You broke my heart!
Kalbimi kırdın!
You broke my heart in two
Kalbimi kırdığın
You broke my heart once.
- Evet, doğru - Kalbimi bir kez kırdın.
"You broke my heart."
"Kalbimi kırdın."
You broke my heart, Max.
Kalbimi kırdın, Max.
The guy for whom you broke my heart.
Kimin için kalbimi kırdın lan? Bak adamını iyi tanı.
You broke my heart when you married my daughter.
Kızımla evlenerek kalbimi kırmıştın.
You broke my heart, Max.
Sen benim kalbimi kırdın Max.
When you left you broke my heart.
Eğer kalbimi kırdı sol.
You broke my heart when you swept her off her feet.
Çünkü onunla aniden evlenerek kalbimi yeterince kırdın.
You broke my heart... so that you could stay home and make some green goo.
Sen kalbimi incittin hem de evde oturup yapışkan yeşil bir şey üretmek için.
" You broke my heart
" Kiriverdin kalbimi
No? I'm not talking to you anyway. You broke my heart.
Hem ben seninle konuşmuyorum Kalbimi kırdın
You broke my heart, Joey.
Kalbimi kirdin, Joey.
You broke my heart, Jelly.
Kalbimi kırdın Jelly.
You broke my heart when you left Bahia.
Bahia'yı terkettiğinde kalbimi kırmıştın.
You broke my heart a million times
# Kalbimi milyon kere kırdın #
And you broke my heart.
Ve kalbimi kırdın.
You broke my heart in two.
" Kalbimi ikiye parçaladın...
" Maithili, you broke my heart!
Maithili, sen benim kalbimi kırdın!
You broke my heart, Douglas.
Kalbimi kırdın, Douglas.
You broke my heart, too!
Sen de benim kalbimi kırdın! Tamam mı?
Since I told her that you broke my heart without any of the alien details, of course.
Şey, evet. Kalbimi kırdığını söylediğimden beri.. ... tabii ki uzaylı detayları olmadan.
You broke my heart!
- Kalbimi kırdın!
You broke my heart, Kitty.
Kalbimi kırdın Kitty.
Broke my heart when I heard you made it.
Duyduğum zaman sana kırıldım.
Anyhow, I realized almost immediately that you were crying in a way that broke my heart.
Bir anda, ağladığınızı farkettim bu, bir bakıma, içimi acıttı.
I met one female today who broke my partner's heart, and you are not helping me to forget it.
Bugün bir kadın, ortağımın kalbini kırdı. Ve sen unutturmak için bana yardım etmiyorsun.
You never cared for my son, and you broke his heart.
Oğluma hiç değer vermedin, kalbini kırdın.
- You broke my heart, sir.
- Görüyorum!
You broke my dreams and stepped on my heart.
Hayallerimi yıktın. Yüreğimi ayaklar altına aldın.
Now... what can I say - You married him and broke my heart
Şimdi... ne diyebilirim... sen onunla evleniyorsun ve benim kalbimi kırıyorsun.
He already broke my heart, he took you away from me.
Zaten kalbimi kırdı. Seni elimden aldı.
OH, WELL, AFTER YOU MARRIED RICHARD AND BROKE MY HEART, I WAS CELIBATE UNTIL GRADUATION.
Sen Richard'la evlenip kalbimi kırdıktan sonra mezuniyete kadar inzivaya çekilmiştim.
The thought of you traveling to Florida all alone... nearly broke my heart.
Neredeyse kalbimi kırarak Florida'ya yalnız gitmeyi düşünüyordun.
You broke my fucking heart!
Kalbimi kırmıştın!
You know, it broke my heart when Harold died.
Harold öldüğünde kalbimin çok kırıldığını biliyorsun.
You broke my heart, Jjaks.
Kalbimi kırdın Jjaks.
You're having sex with my ex-fiancée who broke my heart?
- Sen benim Heather'ımla seks yapıyorsun. Eski nişanlımla. Kalbimi kıran kaltakla.
You broke my fucking heart.
Kalbimi kırdın.
"Broke my heart." No, you know what Jill did?
"Kalbimi Kırdı." Hayır, aslında Jill'in ne yaptığının farkındasınız.
I mean, you broke my sister's heart.
Kardeşimin kalbini kırdın.
I'm not angry at you Jim, you just broke my heart, that's all.
Kizgin degilim sadece kalbimi kirdin.
IT BROKE MY MAMA'S HEART, YOU KNOW.
Annemin kalbi kırıldı.
You held my heart Now it's bloody and broke
Kalbimi tuttun Şimdi kanıyor ve kırıldı
How you broke my brother's heart?
Ağabeyimin kalbini nasıl kırdığın hakkında mı?
She was my first love, and she broke my heart, and I've been happy since I've been living here with you, as happy as I could be, except I've never felt able to tell you the truth about myself,
Benim ilk aşkımdı ve kalbimi kırdı. Seninle burada yaşamaya başladığımdan beri de çok mutluyum. O kadar mutluyum ki sana benim hakkımdaki gerçekleri söylemenin mümkün olabileceğini hissettim.
- You married him and broke my heart
Şimdi... ne diyebilirim... sen onunla evleniyorsun ve benim kalbimi kırıyorsun.
you broke it 66
you broke up with me 41
you broke the rules 31
you broke into my house 22
you broke the law 27
you broke my nose 28
you broke his heart 17
you broke 16
you broke up 23
my heart hurts 22
you broke up with me 41
you broke the rules 31
you broke into my house 22
you broke the law 27
you broke my nose 28
you broke his heart 17
you broke 16
you broke up 23
my heart hurts 22
my heart is broken 19
my heart 277
my heart is pounding 26
my heart is racing 21
you bitch 789
you bastard 1755
you better 280
you bet 1064
you betrayed me 168
you better watch out 49
my heart 277
my heart is pounding 26
my heart is racing 21
you bitch 789
you bastard 1755
you better 280
you bet 1064
you betrayed me 168
you better watch out 49
you better stop 19
you belong here 47
you belong with me 25
you bum 51
you better be ready 19
you beauty 36
you believed in me 17
you betcha 185
you better believe it 88
you bitches 23
you belong here 47
you belong with me 25
you bum 51
you better be ready 19
you beauty 36
you believed in me 17
you betcha 185
you better believe it 88
you bitches 23