English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ П ] / Помнится

Помнится translate Turkish

310 parallel translation
Я помнится, подумала, почему он не здоровается, если бы он поздоровался, я отдала бы ему письмо.
Bana neden selam vermediğini merak ettiğimi hatırlıyorum çünkü vermiş olsaydı, ona postaları verecektim.
Мне помнится, я говорила вам не приносить сюда никакую еду.
Buraya yemek getirmeyin demedim mi!
Помнится, вы обещали мне теплый прием при следующей встрече.
Halbuki tekrar karşılaşırsak beni sıcak karşılayacağınızı duydum.
Помнится, ты обещал бороться за их права.
Hatırlayabildiğim kadarıyla, insanlara haklarını sağlamaktan bahsederken...
Помнится, полковник был известным адвокатом по криминальному праву.
Ama unutmayalım ki... albay Fransa'daki en önemli ceza avukatlarından biriydi.
Помнится, одно время ты хотел стать священником.
Rahip olmak istiyordun.
Помнится, когда двенадцать лет назад мы с тобой приезжали сюда, ты сказала то же самое.
Yirmi yıl önce buraya beraber geldiğimizde tıpa tıp aynı şeyi söylemiştin. Hatırlasana!
Мне помнится совсем другой.
Onu tamamen değişik bir olarak hatırlıyorum, ama bilirsin...
"Опыт гипнотического внушения антиобщественного и суицидального поведения", или на статью Уэллса от 1941 г., озаглавленную, как мне помнится, "Опыт гипнотического внушения преступного поведения".
"Hipnoz Yoluyla Anti Sosyal ve Kendini Yaralayıcı Davranışlar Üretme Deneyleri" Ya da Wells'in 1941 tarihli çalışması,.. ... adı galiba, "Hipnoz Yoluyla Suç Meydana Getirme Deneyleri".
Помнится также была разукрашена моя кобыла, вся в кружевах.
Hatırlıyorumda bir keresinde atımın koşumlarını böyle giydirmiştim...
Насколько мне помнится, это должен был быть первый межзвездный зонд для поисков новых форм жизни.
Yeni yaşam biçimleri bulmaya çıkan ilk uzay araştırma aracı bu. Kesinlikle.
Помнится, на днях мы здорово не сошлись во мнениях, Епископ.
Bugünlerde bana uğrayacağını tahmin ediyordum Bishop.
Помнится, тебе приглянулась моя сумка? Подарить?
Beğendiğin o güzel çantayı hâlâ almak istiyor musun?
Помнится, я поймал акулу длиной в 16 футов.
Bir keresinde Montauk açıklarında 5 metrelik bir tane yakalamıştım.
Мне помнится, мы говорили о чеке в $ 25,000.
Sanırım 25,000 $'lık bir çekten bahsediyorduk.
Мы подошли к ним, и я, помнится, спросил,
Onlara giderken, hatırladım, dedim ki,
А помнится, как быстро он ходил с Малюткой Тимом на плече.
Küçük Tim omuzlarındayken eve çok daha hızlı yürüdüğünü görmüştüm.
Помнится, в Гондурасе вас назвали осквернителем могил.
Honduras'ta mezar hırsızı olmakla suçlanmıştınız.
Помнится, ты говорил, что не любишь боссов.
Hatırlıyorum da, bir zamanlar patronlardan hoşlanmazdın.
А мне помнится, здесь всегда было знамя.
Anımsadığıma göre... şurada bir sancak duruyordu.
Тейлор, помнится, когда ты первый раз сюда пришел, ты о нем совсем по-другому отзывался!
Taylor. Buraya ilk geldiğinde, o piçe nasıl hayran olduğunu söylediğini hatırlıyorum.
В ваши годы, помнится, и я их видала.
Şimdi de siz görüyorsunuz demek.
Я, помнится, посмотрел на свои часы.
Saatime baktığımı hatırlıyorum.
Помнится, тут не обошлось без женщины.
Yanlış hatırlamıyorsam, bir kadın içindi.
Последний раз, помнится, ты дала мне это.
Bunu bana son verişini hatırlıyor musun?
Помнится, я видел иудейский ландшафт как на ладони, но я мог также увидеть край земли.
Judea'nın eski şeklini gördüğümü hatırlıyorum. Ama aynı zamanda dünyanın uzak köşesini de görebiliyordum.
Помнится, наказание ударившему офицера - смерть.
Bir subaya vurmanın cezasının ölüm olduğuna inanıyorum.
Теперь, если вам нужен поставщик провизии, я буду счастлив одолжить вам репликатор, который я только что получил от... 8 месяцев назад вы помогли Нагусу заключить торговый договор с народом каримма на поставку вина из туленики, помнится.
Eğer yiyecek tedarikçisine ihtiyacın varsa,... yeni aldığım çoğaltıcıyı ödünç vermekten mutluluk duyarım. Sekiz ay önce, Karemmalar'la ticaret anlaşması yapmak için Nagus'a yardım ettin. Sanırım, tula çileği şarabıydı.
Помнится, Курзон и сам пару раз нарушил это правило.
Hatırladığım kadarıyla, Curzon'un kendisi birkaç defa bu kuralı çiğnedi.
Помнится, что вы сказали, что она вдова, сэр?
Dul bir kadındı değil mi bayım?
Помнится, когда-то мне самой нравились красные мундиры. И до сих пор люблю военных. В глубине души.
Eskiden kırmızı bir palto istediğimi hatırlıyorum da hala içimde kalmıştır.
Помнится, была пара моментов, когда я думал, что мы все будем ассимилированы.
Birkaç defa hepimizin sonunun asimile edilmek olduğunu düşündüğüm oldu.
Помнится, ставки были 3 к 1.
Sanırım bahis oranı 3-1'di.
Помнится, когда я вступала в симбиоз с Дакс, я опасалась, что утрачу былую ловкость.
Dax ortakyaşarı ile birleştiğim ilk zaman koordinasyonumu bozacağından endişelenmiştim.
Мне помнится, это было бедно холестерином.
Hayır, şimdi sıra bende, sığır eti ya da tavuktu, kesinlikle az kollesterollü bir şey.
- Помнится, я уже слышал это раньше.
- Bunları çok duydum.
Помнится, он сам выглядел словно кубок!
Olayın komik tarafı, kendisi kupaya benziyordu.
Помнится, я спросил его...
Ona şunu sorduğumu hatırlıyorum...
Оживить Мастера, а, помнится, ты говорил, он уже история.
Efendi'yi hayata döndürecekler. Hâlbuki sen bana sizlere ömür demiştin.
Помнится, он утонул.
Hatırladığım kadarıyla o battı.
Мне помнится пари на тему...
Hatırladığım kadarıyla bir bahis vardı.
Помнится, несколько лет назад на Олимпиаде в Москве был гребец Шон Дри...
Bir keresinde, yıllar önce Moskova Olimpiyatları'nda kürekçi Sean Drea ileyken...
Как помнится, каждый был сам за себя.
Hatırladığım kadarıyla her potansiyel adam kendineydi.
И как мне помнится ты много чего хорошо умеешь.
Düşünüyordum da... Aslında bir çok şeyde iyisin.
- Помнится, вы упоминали, что знаете...
Senin bana birini tanıdığını...
Помнится, твой класс стремился воплотить этот лозунг.
Hatırladığım kadarıyla slogan böyleydi.
И, мне помнится, вы предлагали 18,000 $.
Sanıyorum 18,000 dolar teklif etmiştiniz?
- И помнится мне, я воспользовался парочкой.
Hatırlarsam birazından faydalanabildim.
Помнится в Ивана
Buradaydı!
Помнится, со мной такое тоже бывало.
Eskiden yaşadığım için o duyguyu biliyorum.
Помнится, когда-то это было весело.
Bu işin eğlenceli olduğu zamanlar vardı.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]