Пора идти translate Turkish

Женевьева, нам пора идти.

Ne kadar gurur duyduğumuzu açıkça söylememiz çok zor oldu.

- Да. Нам пора идти.

Biz, artık kalkalım.

Давай. Нам пора идти.

Hadi, yürümeye devam etmeliyiz.

Знаешь, мне правда пора идти.

Aslında benim de gitmem gerek.

- Отлично, мне пора идти.

- Güzel gidiyorum ben.

Тебя ждут тебе пора идти.

Seni bekliyorlar gitmelisin.

Мне уже пора идти на работу.

İşe gitmem lazım artık.

( Робби : ) Пора идти.

Gitme vakti.

Мне очень жаль, но мне пора идти.

Ya, çok pardon. Gitmem gerek.

Нам пора идти.

Gitmeliyiz.

Дотти, тебе уже пора идти, чтобы провести эксперимент.

Dotty, deneye devam edeceksen eğer gitmelisin.

Рокси, пора идти домой.

Roxy, sanırım eve gitme zamanı geldi.

Майк! Тебе пора идти.

- Mike, gitmem lazım.

- Нам пора идти.

- Hemen gitsek iyi olur.

Мне пора идти.

İçeri girsem iyi olur.

Давай, нам пора идти.

Hadi, gitmemiz lazım.

Пора идти.

Gitme vakti.

Думаю нам пора идти.

Gidebiliriz.

- Вам пора идти, пока она не начала хвататься каракулями в моём блокноте.

- Defterime yaptığım karalamalarla ilgili böbürlenmeye başlamadan önce gitseniz iyi olur.

Мне пора идти!

Gitmem gerek!

А сейчас, захвати наволочки, нам пора идти.

Şimdi bana bir yastık kılıfı ver sonra gidicez.

А сейчас, мисс Халл, мне пора идти и надрать вам задницу.

Şimdi kapatmam gerek Bayan Hall. Canına okuyacağım.

- Тебе пора идти, Джекс.

- Kaçmalısın, Jax.

Ну давай, пора идти.

Şimdi, hadi, hadi gidelim.

- Пора идти.

- Tamam tamam gitmeliyiz.

Мне пора идти. Пока.

Kapatmalıyım, hoşça kal.

О! О, Лили, пора идти в школу, дорогая.

Lily, okula gitme vakti geldi hayatım.

Пора идти, Джон.

- Gitme zamanı, John.

Сейчас я открою глаза и... и мне пора идти.

Şimdi gözlerimi açacağım ve sonra gideceğim.

Мне пора идти искать квартиру с Дино.

Dino'yla ev bakmaya gitmem gerekiyor.

Что ж, мне пора идти. Нужно вернуться к работе.

Ben gideyim artık, işe yetişmem lazım.

Мисс Фишер... пора идти.

Bayan Fisher'ın gitmesi gerekiyor.

Мне пора идти допрашивать мистера Эджингтона, который, смею надеяться, обогатит нас полезной информацией.

Neyse, Bay Edgington'ı sorgulamaya geri dönmeliyim... Umuyorum ki kendisi bize oldukça kullanışlı bilgiler sunacak.

По-моему, тебе пора идти.

Sanırım artık gitme zamanın geldi.

Мне пора идти.

Ben gideyim artık.

Мне кажется, нам пора идти.

Bence gidelim biz.

Думаю, нам уже пора идти.

Gitsek iyi olur.

Мне пора идти.

Ben gitmek zorunda.

Лейла, мне пора идти.

Leyla, artık kapatmalıyım.

Пора идти.

Gitme zamanı.

Ну, а теперь, мне пора идти.

Şimdi, gitmeliyim.

Мне пора идти.

Kapatmam gerek.

Пора идти, народ

Gitme vakti millet. Hadi!

Я думаю, что пора идти домой.

Eve gitme vakti geldi.

За мной приехали, пора идти.

Aracım gelmiş, gideyim ben.

Прости, мне пора идти.

Um... Afedersin, gitmek zorundayım.

Мне пора идти.

Gitmem gerekiyor.

Шаши, пора начинать церемонию. - Извините, я должна идти. Прошу вас.

Şaşi, tören başlıyor.

Лорел, милая, я думаю, что пора тебе идти спать - это наше с Саттон дело.

Laurel, tatlım, sanırım bu konuyu Sutton ve bizim aramızda halletmemizin zamanı geldi.

Slivas Ладно, пора идти к Квин.

Tamamdır, Quinn'e gitme vakti geldi.

Думаю, мне пора идти.

Sanırım gitsem iyi olur.