English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ O ] / Oradakiler

Oradakiler Çeviri Portekizce

421 parallel translation
Hey, oradakiler!
Ó da casa!
Anlaşılan oradakiler kendi alemlerinde.
Diz que está tudo doido.
Siz oradakiler.
Vocês aí.
Oradakiler sizin mi?
- Esse é o carregamento?
Oradakiler meşgul görünüyorlardı, o temizledi ve yeniden yükledi. Yanımızda götüreceğimiz atı seçti. Gülüyordu, kendini eğlendirmek için şarkı söylüyordu.
Estava a limpar e a carregar a arma que tínhamos trazido, a rir e a entoar uma pequena e engraçada melodia, para ele próprio.
Oradakiler, aklını başına getirene kadar bekle.
Espera até que os presos comecem a influenciá-Io.
Oradakiler nasıl?
Como estão todos lá em cima?
Durun oradakiler!
Alto aí!
- Hey, oradakiler, hizaya girin.
- Vocês aí, regressem à fila. - Sigam estes botes.
Oradakiler epey kötü.
Está muito mau lá dentro.
- Oradakiler henüz çıkmadılar.
- O casal que lá está ainda não saiu.
- Hey oradakiler, meydana çıkın!
- Ó de casa, abram a porta!
Siz oradakiler, bizler dostuz!
Somos amigos!
Bununla gösteriş yaparız. Siz oradakiler!
Vamos ter um festival com isto tudo.
Oradakiler, gelin!
Venham lá, homens.
Benim geldiğim yerde, birisi kendinden beklenildiği gibi davrandığında bunu oradakiler ya hiç kutlamazlar ya da büyük bir kutlama yaparlar.
Lá de onde venho, a gente não celebra nem arma uma briga quando um homem actua como supõe que deve actuar.
Oradakiler benim karım ve oyuncu değiller de kimler?
Quem é aquela ali, senão a minha mulher juntamente com o actor!
Oradakiler eğlendiren kişiler, öyla değil mi, Bay Babcock?
Eles têm animadores lá, não têm, Sr. Babcock?
Hey, oradakiler!
Alo voces
Oradakiler benim davadaki herşeyim. Kanıtlar, ifadelerim, herşey.
Todas as provas estão aí Evidências, amostras, tudo.
Oradakiler öldü mü?
Morreram lá em cima, ou quê?
- Selam oradakiler.
- Olá.
Oradakiler sizin sahip olmadığınız bazı avantajları olmalarının haricinde sizden pek farkları yok.
Com Ranley. Com rapazes quase como vocês, só que tiveram mais vantagens.
Oradakiler, kalkın!
Vamos! Apressem-se!
Oradakiler beni duyuyor musunuz?
Conseguem ouvir-me, aí dentro?
Siz oradakiler. Kaynak için yardım lazım.
Ouçam, precisamos de ajuda para soldar.
Oradakiler gibi çamur değil.
Não é como essas porcarias aí!
Hey oradakiler.
Ó de bordo!
Hey, siz oradakiler!
Capitão!
Yeşil bölüğe saldıracaklardır, ve oradakiler onları durduramazlar.
Atacaräo essa divisäo americana e aquela gente näo os deterá.
Oradakiler çok güzelmiş.
Lá em cima, são muito boas, não são?
Pekala, oradakiler herkimdiyseler onlardan uzak durmalıyız.
Bem, seja quem for que nos está seguindo... temos que continuar em frente.
Oradakiler dinleyin, burada 30 silahlı adamımız var.
- Ouça, temos aqui 30 armas. - 31.
Tamam oradakiler!
Abram lá!
Hey, oradakiler!
Aí em cima!
Oradakiler onlar olmayabilir baba.
Podem não ser eles, pai.
Hey oradakiler!
Ahoy!
- Oradakiler başka birimden. - Taktik birim!
É outra unidade.
Patrizio! - Oradakiler ne yemeği?
Patrizio!
Siz, oradakiler!
Vocês aí em cima!
Siz, oradakiler!
Vocês aí!
Siz oradakiler!
Vocês aí...
Oradakiler bizim silahlarımız.
Aquela é a nossa tropa. É a 30ª unidade.
Oradakiler! Siz.
Senhor!
Oradakiler onu, işindekilerden daha iyi tanır.
Ele é mais conhecido lá que no escritório.
Oradakiler kim öyle?
- Quem são aqueles?
Aynen oradakiler gibi!
Como fazem esses vândalos!
Ben oradakiler için bir servet harcadım.
Paguei por ele! Paguei cada dólar, estão a ouvir?
Oradakiler açın.
Abram!
Siz oradakiler!
Tu aí, vai para as rochas.
Hey oradakiler!
Viva!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]