Hâlâ orada Çeviri Portekizce
1,007 parallel translation
Müfettiş Charas hâlâ orada mı?
O Inspector Charas ainda aí está?
Hâlâ orada mı oturuyorsun?
Ainda está aí?
Buddha hâlâ orada mıdır acaba?
Aquele Buda continua por lá?
Fakat sorun biz orayı patlattığımızda hâlâ orada olacak mı?
A única dúvida é se ainda estará lá quando a força aérea sobrevoar a cidade.
En azından hâlâ orada. Efendim, 4. Karakolla iletişimi sağladık.
Recuperámos o contacto com o Posto 4.
Hâlâ orada olmalıyım.
Devo lá estar ainda.
Ve Stonn hâlâ orada olurdu.
E o Stonn continuaria presente.
Hâlâ orada. Okuyor musunuz?
Ela ainda está lá em cima.
Bermuda yer istasyonu onun hâlâ orada olduğunu bildiriyor.
A estação de solo das Bermudas relata que ela ainda está lá em cima.
- Para hâlâ orada.
O dinheiro continua aqui.
Bir kısmı hâlâ orada.
Alguma ainda lá está.
Yani para hâlâ orada.
O seu dinhero está todo lá ainda.
Baksana, kürekler hâlâ orada.
Os remos ainda lá estão.
- Babs, hâlâ orada.
- A Babs ainda lá está.
Hâlâ orada vurgu olduğunu düşünüyorsan, Harika bir hayal gücün var demektir. - Çünkü yok.
Se ainda ouvires uma semelhança então, tens uma imaginação muito fértil.
Hâlâ orada.
Continua lá.
Umarım gittiğinizde Pegasus hâlâ orada olur.
Só espero que a Pegasus ainda exista quando lá chegarem.
Günahkârın kemiklerinin hâlâ orada olduğu söyleniyor.
Os ossos do pecador estão lá em baixo até hoje, disseram-me.
Bunun cevabı hâlâ orada, yıldızların arasında.
A resposta ainda esta lá fora entre as estrelas.
Hâlâ orada olacağını düşünmemin bir nedeni de buydu.
Por isso pensei que ainda estaria.
Dur biraz. Hâlâ orada olacağını mı düşünüyordun?
Um momento, pensou que ainda estaria?
Alevler çoktan bitti ama acı hâlâ orada!
As chamas já se apagaram há muito mas a dor continua cá
O söyledi ama annesi hâlâ orada mı bilmiyor.
- Foi ela que me disse. Mas não tem a certeza de que não a tenham levado.
- Harika, neden mermi, hâlâ orada!
E a bala ainda aí está.
Patronumun Bay Hiams tarafından dikilmiş üç takım elbisesi vardır ikisi hâlâ orada, gardıropta ve üçüncüsü de o gece üstündeydi.
O meu patrão tinha três fatos feitos pelo Sr. Hyams. Dois deles ainda estão no guarda-fatos. O outro vestiu-o nessa noite.
Ben hâlâ orada kalıyorum.
Ainda lá estou.
Arkansas'ta seni hapishaneden kurtaran şartlı tahliyeyi sağlayan da bendim. Yoksa hâlâ orada çürüyor olacaktın.
Fui eu que te consegui a liberdade condicional para saíres daquela prisão no Arkansas, senão ainda estarias lá a apodrecer!
Polisler hâlâ orada.
Os polícias ainda estão lá fora.
Hâlâ orada arabanın üstüyle oynuyor.
Ainda lá está a brincar com a capota.
Ama Marks Co. hâlâ orada.
Mas a Marks Co.
Hâlâ orada. Seninle birlikte kim geldi?
- Quem trouxeste contigo?
Hâlâ orada.
Ainda lá está.
Oysa onlar hâlâ orada,... dehşetten çıldırmış bir hâldeydi.
Mas eles estavam lá sentados completamente loucos de terror.
- Debbie, hâlâ orada mısın?
Debbie, estás ai?
- Annem hâlâ orada bir yerde.
A minha chavala ainda anda naquilo.
Pencereden bakar mısın, korumalar hâlâ orada mı?
- Olha pela janela. Ainda está lá o guarda?
Orada hâlâ, elimde taş dolu bir kova ile dikiliyor ve kara talihime bakıyordum. O anda kendime bir söz verdim. Dedim ki :
Ali parado, com um balde cheio de pedras, lembrando a minha velha e triste idade, e ali mesmo jurei :
Hâlâ da orada, elinde makasıyla.
E ali está ele até hoje, sentado ali com a tesoura.
Ah. Geleneksel olarak orası bütün kabinelerin toplandığı yer. Orada Almanlar'ın olduğunu sanmıyorum ama sanırım bir grup işbirlikçi hâlâ binadalar.
é o lugar onde ocorrem todas as reuniões do gabinete. mas soube que um grupo de colaboradores estão ainda a ocupar o prédio.
Hâlâ ışınlanma noktasında mısın, Doktor orada mı?
Estás no ponto do teletransporte e o doutor está aí?
- Hâlâ orada mısınız?
- Continua aí?
Orada bulunan Stettinius, ertesi sabah bana, ki hâlâ sarsılmış hâldeydi "Müzakerelerin tümüyle kesileceğini düşündüm." dedi.
Stettinious, que estava presente, disse-me, no dia seguinte, que ainda estava abalado. Disse : "Achei que a conferência ia acabar."
Hey, sence hâlâ orada mıdır?
Achas que ainda aqui está?
Orada mısın hâlâ?
Ainda não terminaram?
- Şerif Gillis hâlâ orada mı?
- O xerife ainda está aí?
Mermi hâlâ orada.
A bala ainda lá está.
Orada hâlâ su var mı?
Ela ainda tem água, essa fonte?
Orada durmakta olan ve hâlâ bulunan yıldızlar denizciler tarafından denizdeki yerlerini belirlemek amacıyla kullanılırlar.
As estrelas foram, e ainda são, usadas pelos marinheiros para determinar sua posição no mar.
Orada hâlâ hayallerinden vazgeçmeyen onlar için savaşan bir adamın da var olduğunu söylüyor.
Penso que o meu homem também não desiste, está lá fora a lutar pelo seu sonho!
Hâlâ orada mısın?
Ainda estás aí?
Yatakhane arkadaşım Delalande'ın sesi hâlâ düzgündü ve o orada kaldı.
Meus companheiros ainda conservavam sua voz e tinham ficado.
hala orada mısın 64
hâlâ orada mısın 16
hala orada 41
hala orada mı 23
orada 2281
oradaki 168
oradaydım 213
orada mısın 598
oradayım 18
oradaydı 145
hâlâ orada mısın 16
hala orada 41
hala orada mı 23
orada 2281
oradaki 168
oradaydım 213
orada mısın 598
oradayım 18
oradaydı 145
oradasın 44
oradan 69
orada kimse yok 63
orada dur 223
orada biri var 50
oradadır 18
orada ne var 123
orada olacağım 346
orada ne yapıyorsun 161
orada neler oluyor 224
oradan 69
orada kimse yok 63
orada dur 223
orada biri var 50
oradadır 18
orada ne var 123
orada olacağım 346
orada ne yapıyorsun 161
orada neler oluyor 224
orada bekleyin 25
orada mı 137
orada biri mi var 55
orada olurum 25
orada duruyor 22
orada kal 348
orada mısınız 104
oradan uzak dur 20
oradaki kim 37
orada olduğunu biliyorum 100
orada mı 137
orada biri mi var 55
orada olurum 25
orada duruyor 22
orada kal 348
orada mısınız 104
oradan uzak dur 20
oradaki kim 37
orada olduğunu biliyorum 100