English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ B ] / Ben öleceğim

Ben öleceğim translate Russian

174 parallel translation
Ben öleceğim ama, anlamıyor musun?
Но я скоро умру, разве ты не понимаешь?
Ben öleceğim.
Мы все умрём!
Ben öleceğim.
Я умираю.
Ben öleceğim!
К чертовой матери!
Önce ben öleceğim.
Я скоро умру.
Yaşarsa, ben öleceğim.
Если она выживет, я умру.
Ben öleceğim, adi herif, ama kurtlar leşinle semirecek!
Я не умру, ублюдок, я из тебя сделаю пир для червей!
Ben öleceğim, sen öleceksin ve belli ki oğlun da ölecek.
Я умру. Ты умрешь. И твой сын, это уж наверняка.
Sana doğru söylüyorum. Ben öleceğim.
Со мной все кончено.
Ve, ben öleceğim.
Я умираю.
Bebeğim, ben öleceğim.
Детка, я умираю.
Söylenenler böyle Bir tane daha ve ben öleceğim.
* Я совсем не так уж крут Еще круг и будет труп
Kate, ben öleceğim, değil mi?
Кейт, я умираю, ведь так?
Eğer o ölüyorsa bunun anlamı ben öleceğim.
Это, мм, это случилось. Если он умирает, тогда... Это означает...
Seni öldürmezsem, ben öleceğim.
Если я не убью тебя, убьют меня!
Ve ben öleceğim.
Я умру.
Tek ben öleceğim. Ben de yanında olacağım, Hans.
Я сдамся - и пусть казнят одного меня.
Bakın... Ben öleceğim.
Понимаете, я скоро умру.
Ben Casablanca'da öleceğim.
Я умру в Касабланке.
Ben de Casablanca'da öleceğim.
И я умру в Касабланке.
Ben de seninle öleceğim.
Я умру вместе с тобой.
Ben burada öleceğim.
Я умру здесь.
Evet ben öleceğim ama sen de gebereceksin!
Отпусти его!
Eğer öleceksem, ben burada öleceğim, çünkü burada kralım.
Когда мне придется сдохнуть, я сдохну здесь. Потому что здесь - я король!
Ben de onun uğruna öleceğim ama oğlum Komo'ya ihanet etti.
Я должен умиреть для Komo, но свой сын предал Komo.
Eğer öldüyse, ben de öleceğim.
Если она мертва, я тоже умру.
Ben sizden önce öleceğim.
Вы еще меня переживете.
- Öleceğim ben, değil mi baba?
Я же не умру, правда, папочка?
- Yakında ben de öleceğim.
- Я тоже скоро умру.
Ama ben yakında öleceğim. Bu benim kaderim.
Судьба определена - я скоро умру.
Akabinde ben de öleceğim.
И я тоже вскоре после этого умру.
Üstelik ben dünyayı kurtararak öleceğim.
Я буду тем, кто спас мир.
Ben bu geminin kaptanıyım ve kimseyi bu lânet olası yaratıklarla beraber bu lânet kayada bırakmıyorum. Eğer bu öleceğim...
Я капитан этого корабля, и я никого больше не оставлю... на этой планете, этим чёртовым тварям, даже если...
Ben yakında öleceğim.
Я-то скоро умру.
Yani ben sırf yarın ölmekle kalmayıp... tekrar, tekrar, tekrar, tekrar öleceğim. Harika!
Отлично.
- Ben olsam bunu yapmazdım. Ben akciğer kanseriyim. Yakında öleceğim.
У меня рак легких, мне осталось жить 6 месяцев.
Fran beceremeyecek, sen hayatın boyunca çalışacaksın, ben de barın birinde merdivenlerden yuvarlanıp bir başıma öleceğim...
У Френ ничего не получится, ты загубишь свою жизнь а я умру в одиночестве, вверх ногами на полу сортира пивной.
Evet, hepimiz öleceğiz... ben belki herkesten önce öleceğim, belki daha sonra.
Может, я умру раньше, а может, и нет.
Öyleyse bir gün ben de o masadaki adam gibi öleceğim.
Значит когда-нибудь, я тоже буду лежать на таком столе?
Ben zaten yakında öleceğim.
Я всё равно умру.
Ben yaşlanacağım ve bir bakire gibi hiç kimseyi öpemeden öleceğim.
Я так состарюсь и умру нецелованной девственницей!
Orada oturup kendim için üzülürken diyordum ki : "Onunla beraber gideceğim ve ben de öleceğim."
Но лучше чем сидеть здесь и испытывать чувство жалости к себе, лучше взять этот груз на себя в полной мере и умереть по дороге вниз.
... öpüşmeye devam edecek ve ben de yalnız öleceğim.
А я умру в одиночестве.
Bende öleceğim, ben de!
Я тоже умру! Умру!
Ben savaşta öleceğim.
Я умру на поле битвы.
- Belki ben de yalnız öleceğim.
- Ничего. Может, в конце концов я умру одна.
Nerede ölürsen, ben de orada öleceğim.
Где ты умрёшь, там умру я.
- Öleceğim ben!
- Что?
Ben bir şekilde öleceğim, Ben Hawkins.
- Так или иначе - я умру, Бен Хокинс.
Şimdi ben de aynı şekilde öleceğim.
И я последую их примеру.
Ben şapkasız öleceğim.
Я вот помру без фуражки.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]