English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ B ] / Bir de şuna bak

Bir de şuna bak Çeviri Portekizce

489 parallel translation
Bir de şuna bakın.
Olha bem para isto, Roger.
- Bir de şuna bak, Salomon.
E ali repara Salomon, repara.
Ama bir de şuna bakın!
Mas vê-me isto.
Bir de şuna bak.
Olha.
Şimdi bir de şuna bak bakalım.
Agora vamos a ver isto.
Müthiş bir görüntü. - Bir de şuna bakın.
Os olhos movem-se, levados pela satisfação, e a seguir...
Bir de şuna bak.
Agora veja isto.
Dur, bir de şuna bak.
Yo, espera. Repara nisto. Bom!
Bir de şuna bak. Yine, "Dünyanın En Zengin Adamıyım Partisi"'ni veriyor.
E vai dar outra festa tipo "Sou o homem mais rico do mundo".
Bir de şuna bak. Roger'ın Einhorn'a yolladığı bir not buldum. Harika bir gece için ona teşekkür etmiş.
Tenho um bilhete do Roger para a Einhorn a agradecer-lhe uma noite maravilhosa.
Buna alındırıcı diyorsan, bir de şuna bak.
Ai a nossa conversa foi um ataque? Veja então aqui.
Yo, bir de şuna bakın.
Vejam só esta.
Laura, şuna bir bak.
Laura, dê uma vista de olhos nisto.
- Şu resme bak şimdi, bir de şuna.
- Olhai este retrato e depois aquele.
Şuna bir bak. Anne Hathaway'in kulübesi...
A casa de Anne Hathaway para guardar cordéis.
Şey, ben de öyle. Şimdi şuna bir bak. Bak, köpek bana ne yaptı?
Eu também, mas olha para isto, vê só o que ele me fez.
Şuna bak. Bir de şuna!
Olha para isto.
Şuna bir bakın : Sör Thomas Bond arması.
Veja isto : armas de Sir Thomas Bond.
Şuna bir bak.
Dê uma vista de olhos.
Bakın bir şuna!
De para isto!
Şuna bir bakın. Ensesi paramparça olmuş ve korkudan titriyor. Perişan görünüyor.
E olhai para ela, com o pescoço dilacerado e a tremer de medo, uma visão aterradora.
Şuna bakın, bir sürü düğme.
É tudo de botões.
Ne güzel, ben de hepinizin burda olmasına sevindim.Şuna bir bakın.
Ainda bem que estão todos aquí. Olhem para isto.
Gel de şuna bir bak.
Anda ver isto aqui.
Gel de şuna bir bak.
Venha ver.
Gel de şuna bir bak.
Quer ver?
Şuna bak.Bu bir vaftiz kolyesi üstünde ismin olan.
Olhe para isto. É uma medalha de baptismo com o seu nome gravado.
Meselâ buna ne dersin? Dünyanın neresindeki hangi kumsalı beğenirsen, sana onu alacağım. Şuna bir bak :
Que tal - qualquer praia de que goste, em qualquer lugar do mundo, eu compro-lha para sim.
Şuna bir bakın. Bu resmi ölümünden hemen önce yapmış olmalı.
Devia estar pintando antes de morrer.
Gel de suna bir bak.
Vem cá ver isto.
Kate, şuna bir bak damga pulundaki adamlardan biri ayda yürüyor.
Kate, ouve isto. Um selo a comemorar o primeiro passo na lua de um tipo qualquer...
Şuna bak. Tıpkı Çavuş Flanagan gibi oldun. Bir birayla sarhoş olup barı birbirine katan sendin.
Ouve, parece que um tal Sargento Flanagan se embebedou de tal forma que destruiu a cervejaria da Marge Suja.
Ayrıca bir de şuna bakın.
Bem, você observa um pouco mais intimamente que os outros, não é?
- Şuna bak. Steve ve Marcie'ye yeni bir televizyon yarışması "How Do I Love Thee" ye başvuru davetiyesi gelmiş.
Receberam um formulário para preencher para um concurso de TV,
- "... polis ona ait olduğu sanılan... " - Lindy, gel şuna bak. Hırka, bir turist tarafından düştüğü görülen dağcının arandığı bölgede bulundu.
Cinco anos e meio após o desaparecimento de Azaria Chamberlain a polícia encontrou o que se julga ser o casaquinho do bebé em Ayers Rock.
- Şuna bir bak. - Peki.
- Dê uma vista de olhos nisso.
Göreve başlar başlamaz, bukalemun gibi gizlenecek,... ki sen bunu seversin ve bizden kaçmaya çalışacaksın ama önce şuna bir bak... kardeşin de aynı şekilde düşündü,... bizi terk etmeye çalıştı.
Quando estiveres no trabalho, armas-te em "Camaleão", o teu papel favorito e desapareces. Vê este primeiro. A tua irmã Bella também enfraqueceu.
Şu resme bak şimdi bir de şuna. İki kardeşim kopyası çıkmış işte bunlarda.
Contemplai aqui este quadro e este outro... fiéis retratos de dois irmãos.
Bir de şuna bak bu da senin şimdiki kocan...
Vede o que segue.
Gel de şuna bir bak.
Vem vê-lo.
Şuna bakın kendimize küçük bir kurban bulduk.
Parece que capturámos um prisioneiro de guerra.
Bekle, Marge. Eğer dürüst ve açık kalpliliği seviyorsan, bir şuna bak.
Marge, se gostas de honestidade, prepara-te para o que vou dizer...
Analizlerde bir ilerleme var mı? Şuna bakın.
intensificaram-se as emissões de tétrions.
Oh, şuna bak, ayakkabı kutusundan bir ev.
Oh, olha para isso, uma casa numa caixa de sapatos.
Şuna bak. Bir yerlerde gizli bir bebeği olan bir tipe benziyor. Bayağı hoş bir kız.
olhe para ele tem jeito que tem mais filhos perdidos por ai foda-se, ela é bonita... talvez eu deve-se pedir o numero de telefone, para ver como o quão gostoso é aquele rabo
Lanet olsun! Şuna bak dweeb. 23. yüzyılda daha iyi bir peruk yapamamışlar mı?
Era de esperar que no século XXII tivessem capachinhos melhores.
Şuna bir bakın beyler.
Repara nisto. Na cidade de Agua Dulce, uma bomba de incêndio avariou... á volta das 2 : 30 locais. - Helen Grace.
Menüde neye vurgu yapmışlar : "Sarısız omlet yoktur" Bak bir şuna.
Dizem na ementa que não há omeletas de claras.
Gel de şuna bir bak!
- Olhe para isto.
— Şuna bak bir de.
Aqui tem. Isto é para casamentos.
Şuna bir bakın.
Será sensato da sua parte, não fazer de mim sua inimiga.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]