Sen nereden bileceksin Çeviri Portekizce
134 parallel translation
Frieda, sen nereden bileceksin?
Frieda, não sabes isso.
Sen nereden bileceksin?
Como diabos saberia?
Sen nereden bileceksin ki, Pallas?
Que sabes tu disso, Pallas?
Sen nereden bileceksin, hayatım?
Como sabes, querida?
Sen nereden bileceksin?
Como pode saber?
Sen nereden bileceksin?
Que sabe você disso?
- Sen nereden bileceksin!
- Você não sabe de nada!
- Sen nereden bileceksin?
- Ei, tu não és estúpida.
- Sen nereden bileceksin?
- Como é que sabe?
- Sen nereden bileceksin ki!
- Não vão morder. - Mais do que acredita.
Sen nereden bileceksin?
Como você sabe?
Sen nereden bileceksin?
Como sabe?
Sen nereden bileceksin, Mickey?
Como raio sabes tu isso, Mickey?
Benim ne olduğumu sen nereden bileceksin?
Como é que sabes o que é que eu sou?
Sen nereden bileceksin? Beyaz çocuk!
Uma ova é que sabes... "branco".
Sen nereden bileceksin, Poindexter.
Que percebes tu disso, Poindexter?
Sen nereden bileceksin?
- Foda-se, como havia de saber?
Sen nereden bileceksin ki?
- Tu nem sequer...
Sen nereden bileceksin?
Não pode compreender.
- Ama sen nereden bileceksin?
Não estava lá.
Sen nereden bileceksin ki?
Tu sabes lá!
Sen nereden bileceksin?
O que é que vocês pensam?
- Sen nereden bileceksin?
- Como é que tu sabes disso?
Sen nereden bileceksin ki?
E como calculaste?
Sen nereden bileceksin?
Como é que sabes?
- Sen nereden bileceksin?
- Como podes saber?
sen nereden bileceksin ki... sen bilemezsin babanın çocuğuna olan sevgisini...
Que sabes tu... do Amor de um pai para o filho? Nunca vais compreender!
Sen nereden bileceksin ki?
Quê-Que sabes tu?
Sen nereden bileceksin ki?
Como é que tu sabes?
Sen nereden bileceksin!
- Que caralho sabes?
Sen nereden bileceksin?
Como podes tu saber?
Sen nereden bileceksin ki?
Como você sabe?
- Sen nereden bileceksin ki?
Como podia saber?
Sen nereden bileceksin?
- Como sabes?
Neleri yapıp neleri yapamayacağımı sen nereden bileceksin?
Como sabes o que faria e não faria?
Sen nereden bileceksin ki?
- Como las saber?
Sen nereden bileceksin ki?
Como é que sabes?
- Sen Brixton'ı nereden bileceksin.
- Que sabes sobre Brixton?
Sen nereden bileceksin?
Como sabes?
Sen mal teslimatını nereden bileceksin?
Que sabe um merdas como tu disso?
Sen açlığı nereden bileceksin, Georgina?
O que sabes tu, Georgina, sobre a fome em África?
Sen neyin komik olduğunu nereden bileceksin ki?
Eu acho que tem muita graça. Como se soubesses o que é graça.
Bir annenin acısını nereden bileceksin sen?
Não sabes o que é a dor de uma mãe.
Sen nereden bileceksin?
O que percebes tu disso?
Ama sen bunu nereden bileceksin, değil mi kasiyer çocuk?
Mas disso não sabes tu, não é? Vadio...
Ama sen bunu nereden bileceksin değil mi?
Mas você não sabe o que isso é, pois não, miúdo?
Sen orada değildin Zeki Çocuk. Harlon'ın olup olmadığını nereden bileceksin?
Tu não estavas lá, espertalhão, como sabes que era o Harlon?
Seni çarptığını nereden biliyorsun? Seni çarptığı zaman sen de bileceksin.
- Como é que sei se está a fazer efeito?
Sen suyun akmasını nereden bileceksin Duke?
Como é que sabes o que é água corrente, meu?
Dinle beni, sen aradaki farkı nereden bileceksin?
Um homem a fingir que sabe a diferença.
Sen nereden bileceksin?
- Como é que sabes?
sen nereden geldin 17
sen nereden biliyorsun 93
sen nereden çıktın 25
nereden bileceksin 19
sen nasılsın 397
sen nerelisin 43
sen ne yapıyorsun 391
sen nasıl istersen 91
sen nereye gidiyorsun 94
sen neredesin 42
sen nereden biliyorsun 93
sen nereden çıktın 25
nereden bileceksin 19
sen nasılsın 397
sen nerelisin 43
sen ne yapıyorsun 391
sen nasıl istersen 91
sen nereye gidiyorsun 94
sen neredesin 42
sen neler yapıyorsun 28
sen ne istiyorsun 112
sen ne istersen 28
sen nesin 127
sen ne demek istiyorsun 35
sen ne diyorsun 390
sen ne 174
sen neden 22
sen ne dersin 305
sen neden bahsediyorsun 1088
sen ne istiyorsun 112
sen ne istersen 28
sen nesin 127
sen ne demek istiyorsun 35
sen ne diyorsun 390
sen ne 174
sen neden 22
sen ne dersin 305
sen neden bahsediyorsun 1088