English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ G ] / Give it a try

Give it a try translate Turkish

1,402 parallel translation
Want to give it a try?
Tekrar dener misin?
So if you think that more medication will do that, then I think we should give it a try.
Bu daha fazla ilaçla gerçekleşecekse o hâlde denemeliyiz diye düşünüyorum.
We can give it a try.
Bir deneyebiliriz.
- I'll give it a try if you want.
- İsterseniz bir ararım.
At least give it a try.
en azından bir denesen.
Why don't you let me give it a try?
Neden ona bir sans vermiyoruz?
We decided to give it a try.
İlişkiyi tekrar denemeye karar verdik.
We've got to give it a try, no matter what we find
Ne bulursak bulalım, bir denemeliyiz en azından
Give it a try and find out.
Bir denemek ister misin?
Give it a try this time.
Bu kez bir dene.
Give it a try, OK?
Bir denesen, olur mu?
Still, since you have to attend classes, why not give it a try?
Yine de derslere girmeyi,... neden denemiyorsun?
Just give it a try.
Sadece bir defa deneyelim.
We have to at least give it a try, we have to give it a shot.
En azından denemek zorundayız, bir şans tanımalıyız.
You know, give it a try.
Bir şans ver.
OK, let's give it a try.
Tamam, hadi deneyelim.
Here, let me give it a try, huh?
Dur bir de ben deneyeyim...
- You should give it a try.
- Sende denemelisin.
- I can give it a try if you want.
İstersen deneyebilirim.
I'm the one that's willing to give it a try.
Benim burada şansını denemek isteyen sonuçta.
- I thought I'd give it a try. - Oh...
Deneyeyim diye düşündüm.
I can't make promises, but I'll give it a try.
Söz veremem ama denerim.
I know if you just give it a try...
Eğer biraz çaba gösterirsen...
Give it a try, and let her lower her arm.
Bir dene. Bu arada kolunu indirmesine de izin ver.
BUT HE SHOULD AT LEAST GIVE IT A TRY.
Ama en azından denmesi gerekecek.
I guess we could give it a try.
Evet, herhalde deneyebiliriz.
Give it a try
Bir dene yahu.
Well, let's give it a try.
Bir deneyelim bakalım.
I'll give it a try.
Deneyeceğim.
Give it a try.
Bir dene. Haydi!
Care to give it a try?
Denemek ister misin?
We could give it a try if you want.
İstersen bir deneme yapabiliriz.
Give it a try, let's go!
Dene bakalım, gidelim!
Well, let's give it a try and see.
Hadi şansımızı deneyelim.
We could give it a try.
Bir deneme yapabiliriz.
May I give it a try, too?
Ben de deneyebilir miyim?
Anyone want to give it a try?
Denemek isteyen var mı?
Maybe I should give it a try.
Ben de mi bir denesem?
I'll give it a try
Denerim.
Maybe you should give it a try.
Bir kez deneyebilirsin.
Okay, I'll give it a try.
Peki, bir deneyeyim.
All right. Let's give it a try.
Deneyelim azıcık.
Ton', you give this guy a golf club, he'll probably try to fuck it.
Ton, bu adama golf sopası versen muhtemelen onu becermeye çalışır.
- I figured I'd give it a try.
Bir denemeden birşey çıkmaz.
Okay, give it a try.
Bu kadar ileri gidebilmeni kutlamak gerekiyor. Tamam.
Give it a try.
Bir dene.
Give it a try.
Bu iş için uygun değilim.
You give me a sum, ill try it out.
Siz bana toplamı söyleyin, ben deneyeyim.
Let's give Krull a try and we'll discuss it later.
"Krull'a bir şans ver, daha sonra tartışırız." diye düşünüyordum.
Why don't you give it a try?
Gel bakalım tahtaya.
Just try it. And by the way, I give you my book for you to publish it. this letter may serve as a witness for anyone who attempt to take away the rights of my book.
Bu arada kitabımı yayınlaman için sana bırakıyorum ve bu mektup da kanıtın olarak kimsenin senden çalmasına izin vermeyecektir.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]