Я потерял счет времени translate Turkish

- Похоже, я потерял счет времени.

- Galiba zamanın nasıl geçtiğini unutmuşuz.

- Я потерял счет времени здесь.

Aradaki zaman farkını unutmuşum.

- Работы невпроворот, я потерял счет времени.

- İşler birikmişti, saati farkedemedim.

Не знаю, то ли я потерял счет времени, то ли что.

Saatin olduğunu hatırlamıyorum, ne oldu bilmiyorum.

Я потерял счет времени.

Zaman kavramını kaybetmişim.

Я медитировал, и я потерял счет времени.

Hep bir bahane bulursun zaten.

Извини дорогая, я потерял счет времени.

Özür dilerim, hayatım, zaman su gibi akmış.

Я потерял счет времени.

Ben biraz günleri karıştırdım.

Кажется, я потерял счет времени.

Zaman nasıl geçmiş farkında değilim.

Я потерял счет времени.

Zaman nasıl geçti anlamadım.

Спустя пару ночей в Монте-Карло Я потерял счет времени.

Monte Carlo'daki birkaç geceden sonra yolumu tamamen kaybettim.

Гулял, Шона, и, видно, я потерял счет времени, потому что, как видишь, у меня до сих пор... нет часов.

Yürüyüşe çıkmıştım Shauna. Ne kadar zaman geçtiğini anlayamadım. Çünkü gördüğün gibi,... hâlâ bir saatim yok.

Через несколько месяцев я потерял счет времени.

Bir kaç ay sonra zaman mevhumumu yitirdim.

Я потерял счет времени.

Saati fark etmemişim.

Я потерял счет времени.

Zamanın geçtiğini fark etmedim.

Должно быть я потерял счет времени.

Nasıl geçtiğini anlamamışım.

Я потерял счет времени

Zamanın nasıl geçtiğini anlamamışım.

Я потерял счет времени, я думаю.

Sanırım, zamanı şaşırdım.

Я потерял счет времени.

Saatin kaç olduğunu unuttum.

Я потерял счет времени когда столкнулся с самим собой в переулке.

Sokakta kendime rastlayınca zamanın nasıl geçtiğini anlamamışım.

Я потерял счет времени, делая свой ​ ​ фильм.

Filmimi çekerken zamanın nasıl geçtiğini fark etmemişim.

Я потерял счёт времени.

Takip edemedim.

Я потерял счёт времени! Уже довольно долго.

Uzun bir süre oldu.

Извини, я опоздал, потерял счет времени.

Üzgünüm geç kaldım, zamanı fark etmemişim.

Я потерял счёт времени. У нас серьёзные проблемы.

Çok ciddi bir şey tartışıyorduk.

И я опрыскивал их, и они размножаются, и я потерял счёт времени.

Ben onları suyla attıkça çoğaldılar. Zamanın farkına varmamışım.

- Угу. Я так заворожился, смотря как ты стрижёшь ногти, что потерял счёт времени.

Tırnaklarını kesmeni izlerken öyle bir dalmışım ki, zaman mefhumum kaybolmuş.

Однажды, я столько работал над материнской платой что потерял счёт времени, дня на три.

Bir keresinde, anakart üzerinde o kadar çok çalışmıştım ki, üç gün boyunca kör oldum.

Я-я опять потерял счет времени.

Ne kadar geç olduğunu fark etmemişim.

Да, я был... я... потерял счет времени, но я не пропадал больше чем на час!

Ben zaman hissimi kaybettim ama oradan, bir saatten fazla bir süre ayrılmadım!

Я потерял счёт времени ".

Vaktin nasıl geçtiğini anlamamışım. " diyecek.

Я буквально... потерял счёт времени.

Çok zaman kaybettim.

Мне так жаль, С. Я совсем потерял счет времени.

Özür dilerim, S. Zamanın kontrolünü kaybettim.

Я должно быть потерял счет времени.

Zamanın nasıl geçtiğinin farkına varmamışım.

Я наверно потерял счет времени

Zamanın izini kaybetmiş olmalıyım.

Тис ещё больший дурак, чем я, из-за того, что потерял счёт времени в то время как я осаждал замок

Kaleyi gözetlerken zamanı unuttuğum için aptal olan benim.

Я провожал Мери, а потом просто потерял счет времени.

Mary'yi havaalanına bırakmam gerekti. Sonra da zaman nasıl geçti anlamadım.

Я тоже потерял счёт времени.

Sanırım ben de balataları yaktım.

Я повстречал приятеля, и потерял счет времени.

Bir arkadaşa rastladım ve zamanın nasıl geçtiğini unuttum.

Я увлекся упражнениями и совсем потерял счет времени.

Evet. Eee... Eklem yerlerim tutuldu ve zamanın nasıl geçtiğini anlamadım.

Мне кажется, я даже потерял счет времени.

Galiba zaman mefhumumu kaybettim.

Я начал копаться в одном своем старом архиве по нераскрытой серии убийств, когда вы ушли спать, ну и потерял счет времени.

Sen yatağa gittikten sonra, elimde bulunan kapanmamış seri katil dosyalarından birini incelemeye başladım sonra da zamanın nasıl geçtiğini anlamamışım.

Было так весело, что я совсем потерял счет времени.

O kadar eğlendim ki zamanın nasıl geçtiğini anlamadım.

Я полностью потерял счет времени.

Zaman nasıl geçti anlamadım.

А я просто потерял ( а ) счет времени.

Ve zamanı unuttum.

Спасибо. О, я должно быть потерял счет времени.

Hat düştü herhalde...

Однажды я пошёл на вечеринку, хотел хотя бы раз побыть нормальным, и потерял счёт времени, забыл принять лекарства.

Bir gece bir partiye gitmiştim, bir kereliğine normal hissetmek istiyordum. Zamanın nasıl geçtiğini anlamadım ve ilaçlarımı almayı unuttum.

Но я немного потерял счет времени. Тут это легко.

Ama zaman kavramını yitirmiş gibiyim.

Прошло много лет. Я потерял счёт времени.

Yıllar geçti, saatin kaç olduğunu unuttum.

Я потерял счёт времени.

Saati fark etmemişim.

Я должен ехать в Филадельфию и встретиться там с... короче, я потерял счёт времени. Этого я тоже не делал уже целых семь лет.

Bunu yapmayalı yedi yıl olmuştu.