Araban nerede Çeviri Portekizce
287 parallel translation
- Araban nerede?
- Onde está o teu carro?
- Araban nerede?
- O seu carro?
- Araban nerede?
- Onde Está o seu carro?
- Tabii. - Araban nerede?
- Tchau, mãe, Jack.
Jake, gel. Araban nerede?
Jake, onde está o teu carro?
Araban nerede?
Onde está o seu carro?
Peki, o zaman, senin araban nerede?
Então, onde está o seu carro?
Araban nerede?
Cadê seu carro?
Araban nerede?
Onde está o teu carro?
- Curly, araban nerede?
- Curly, onde tens o carro?
- Araban nerede?
- Que está onde?
Araban nerede?
E o carro?
- Araban nerede?
- Onde tem o seu carro?
- Araban nerede?
- O teu carro?
- Araban nerede?
- Onde está o seu carro?
Araban nerede?
E aonde é que está o teu carro?
Araban nerede?
Onde é que tens o carro?
Araban nerede?
"QUER QUE EU CHAME A polícia?" Onde está o seu carro?
- Lanet olası araban nerede?
- O que está a acontecer? - Onde está o teu carro?
Hey, Simpson... Sefil araban nerede?
Ei, Simpson... onde está o teu carro perdedor?
Kardeşin, araban nerede?
- O teu irmão, onde está o teu carro?
- Araban nerede? - Neler oluyor?
O teu carro?
- Araban nerede?
- Onde tens o carro?
- Araban nerede?
- Onde tem o carro?
Araban nerede?
Onde está a tua carrinha?
Araban nerede?
Então, o teu carro?
Araban nerede?
- Sim! Onde está o teu carro?
- Arabanı nerede bıraktın?
- Onde deixou o carro?
Dayton'a varır varmaz elemanlara kart atar, arabanın nerede olduğunu bildirirdim.
Em Dayton, mandaria um postal aos do banco, dizendo-lhes onde podiam ir buscar a carripana.
- Arabanız nerede?
O seu carro?
Arabanız nerede?
Não está com carro?
Bu arabanın üst tarafı nerede? - Bir poker oyununda kaybettim.
Estás a falar com o Marshall, seu bêbedo nojento!
- Goodnight, arabanın anahtarları nerede?
- Goodnight, onde estão as chaves?
- Araban nerede?
- Cadê seu carro?
Arabanız nerede?
Onde está o vosso carro?
Dışarıdaki arabanın sahibi hatunlar nerede?
Onde estão as tipas daquele carro?
- Arabanız nerede çocuklar? - İşte orada.
- Onde está o teu carro, rapaz?
Benjamin'in mühendisleri bize o arabanın nerede ve nasıl yapıldığı konusunda fikir verebilir.
Os engenheiros do Benjamin vão dar-nos uma ideia de onde foi feito e por quem.
Bu arabanın benim kamyonumdan fazla ölçekleri var. - S.B. nerede?
Este carro tem mais mostradores que o meu cavalo mecânico.
Bir Choctaw, arabanın nerede olduğunu bildiğini düşünüyor.
Um índio pensa que sabe onde ele está.
Ne demek "doktor nerede?" Arabanın içinde.
Por que perguntas onde está a médica? Está ali dentro.
Araban nerede? - Burada neler oluyor?
- Onde está o teu carro?
Arabanın nerede olduğu ise, hiç önemi yok.
Mas do carro... é insignificante.
Birisi ile beraber yürürken ve arabanın nerede olduğunu bildiklerini düşündüğünüz zamanları bilir misiniz?
Sabem quando estão com alguém e presumem que eles sabem onde se encontra o carro?
Arabanın nerede olduğunu unutmayın.
Agora vê lá se nos esquecemos onde está estacionado.
Arabanın ısıtması nerede? Hadi.
Onde está o aquecimento deste carro?
Bu arabanın sahibini nerede bıraktın? Kimseyi kandıramazsın.
É por isso que Ulmer tem sido uma grande inspiração para os cineastas de parcos recursos financeiros.
Arabanız nerede?
Onde está o teu carro?
Araban nerede?
- Quem tem as tuas cuecas, Walter?
Araban nerede Ahbap?
- Não sabes, Walter?
- Arabanız nerede?
Onde está o vosso carro?
nerede yaşıyorsun 103
neredesin 2085
nerede yaşıyorsunuz 33
nerede oturuyorsun 94
nerede 4371
neredesin sen 33
neredeyiz biz 73
nereden 256
neredeydin 834
neredesiniz 293
neredesin 2085
nerede yaşıyorsunuz 33
nerede oturuyorsun 94
nerede 4371
neredesin sen 33
neredeyiz biz 73
nereden 256
neredeydin 834
neredesiniz 293
nerede kalmıştık 239
nereden biliyorsun 934
nereden geliyorsun 129
neredeyim 174
nerede o 1480
nerede kaldın 193
nereden buldun 91
neredeyse 363
neredeyim ben 198
neredeyse bitti 135
nereden biliyorsun 934
nereden geliyorsun 129
neredeyim 174
nerede o 1480
nerede kaldın 193
nereden buldun 91
neredeyse 363
neredeyim ben 198
neredeyse bitti 135