English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ H ] / Hani nerede

Hani nerede Çeviri Portekizce

192 parallel translation
- Hani nerede? - Tavşanı vuracaksın, beni değil.
Em mim não, no coelho!
Hani nerede? Altın yumurtlayan tavuk nerede?
Onde está a lufada de ar fresco com filão dentro?
- Hani nerede?
- Quem? Onde?
Hani nerede?
Espera, que vou buscá-la.
Hani nerede? Onu görmek istiyorum!
Quero vê-la!
Beni hiç kimsenin bulamayacağı kadar çok parçalara bölecek yabancı hani nerede?
Onde está o gringo que me ia cortar em tantos pedaços que ninguém me iria encontrar?
- Hani nerede?
- Onde está?
- Hani nerede?
Onde?
Hani nerede?
Não vi nada.
Hani nerede o mis gibi sularla - yıkarken önünü çıngıraklarla - dolduracağım çocuklarım?
Onde estão os filho que devíamos ter tido e que se afogaram na decomposição de um milhar de clisteres?
Hani nerede o?
Onde é que ela está?
Hani nerede o alayların? İnsanları kahkahadan kıran, Şaklabanlıkların, Şarkıların, neşen nerede?
Que fizeram de seus sarcasmos... de suas cabriolas, de suas canções... de seus rasgos de bom humor que faziam a mesa gargalhar?
- Hani nerede?
- Onde?
Hani nerede?
Onde é que ele está?
Hani nerede Spinney?
Onde está, Spinney?
Yani hani nerede o?
Portanto, onde raio é que ela está?
Seni ziyarete geldiğimde merak etme bol bol iksir veririm demiştin. Hani nerede?
Quando fui ter convosco á vossa terra, a Gaularia, disse para eu não me preocupar, que me daria muita poção mágica.
Hani nerede?
Meu Deus! Onde a escondeste?
Hani nerede pipisi işte köyün delisi. Pekala.
Tudo bem.
Hani nerede bizim küçük oyuncak bebeğimiz?
Onde está a nossa pequena boneca...?
Hani kırmızı halı eli şamdanlı uşaklar, trompetçiler nerede?
A passadeira vermelha? Os lacaios com candelabros? Trombetas?
Hani, nerede?
Onde está?
Gel, gel, hani yaban domuzu kargın nerede?
Vinde, vinde. Onde tendes a vossa lança, homem?
Hani şu söz verdiğin boks maçı biletleri nerede?
Ninguém os viu.
Hani, büyük oynayanlar nerede?
Onde é que estão as grandes apostas?
- Hani rozetin nerede?
- Onde está o seu distintivo agora?
Hani onun nerede olduğunu bilmiyordun.
Disseste-me que não sabias onde ela estava.
Hani nerede?
Onde?
Gözlüğün nerede? Hani gözlüğün vardı.
Tu usavas óculos.
Beyaz züppe nerede, hani davul çalıyor demiştiniz?
Ei Pedro, onde é que está o tipo que disseste que ia tocar bateria?
Şu siluet yapıp satan adam nerede biliyor musunuz... hani şu küçük kızı olan?
Onde está aquele homem que vende silhuetas aqui? Sabe, aquele com a rapariga... Ah, sim, obrigado.
Hani pizzamız nerede?
Onde está a nossa pizza?
- Mendilin nerede hani?
Onde está o lenço a condizer?
Nerede hani?
- Onde?
- Bisikletli çocuk kaç puan? - Nerede hani?
Quanto vale um garoto de bicicleta?
O alçıdan kâğıt ağırlıkları nerede hani?
Onde estäo os pisa-papéis de gesso, afinal?
Hani, televizyon kameraları nerede?
Onde estão as câmaras da TV?
Hani şu "Ne olur ne olmaz" el bombası nerede?
Esse pequeno... por acaso... baby...?
- Hani nerede?
- Aonde foi? - Não sei.
Hani şimdi nerede o Lassard?
E onde está esse Lassard agora?
Hani minik balığım nerede?
Onde está o meu peixe?
Hani nerede şu lanet hikâye?
Um pobre negro, inocente, vai rua abaixo,
Kocan nerede, hani şu Küçük denen adam?
O teu companheiro, aquele chamado Pequeno?
O lazer silahları falan nerede hani?
Onde é que estão as armas fásicas?
... mesela adı ne, nerede oturuyor gibi bilirsiniz, şu adam hani, hep gömlek giyen...
tal como aquele que é... tu sabes, aquele gajo, usava sempre uma tshirt- -
Hani nerede?
Qual?
- Bombalar nerede hani?
Onde está a maldita bomba?
- Hani ünlüler nerede?
- Onde param os colunáveis?
Hani dizim nerede?
E o meu programa?
Baksana dekan efendi... rektörün sözünü ettiği o fıstıklar nerede hani?
Mas, reitor, onde estão as gajas boas que o conselheiro falou?
Fotoğraf nerede, hani O kızla birlikte olan.. Adı neydi?
Onde está a fotografia de si com a outra?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]