Nerede olursa olsun Çeviri Portekizce
203 parallel translation
Kilometrelerce uzakta olduğu halde, nerede olursa olsun hala benim kızım olduğunu hissederdim.
Houve épocas em que ela estava muito longe de mim... mas mesmo assim, eu sabia que onde quer que ela estivesse... ela era a minha menina.
Seni nerede olursa olsun tanıyacağını söylüyor.
Ele diz que já a conhece de algum lado.
Seninle olmak istiyorum nerede olursa olsun.
Quero estar contigo, onde quer que estejas.
Çok şükür, tehlikeli anlarda cesaret ve metanetleriyle nerede olursa olsun verilen görevi yapmak için bazı adamlar ortaya çıkar sen de onlardan birisin.
Mas encontram-se homens coragosos, e empreendedores que vão além do saber. Você é desses.
Buluşmamız gerek. Nerede olursa olsun.
Temos de nos encontrar em algum lado.
Nerede olursa olsun kölelik köpekliktir.
Ser escravo é sempre ser cão.
- Nerede olursa olsun.
- Não em lado nenhum.
Bu ışıklar bize, nerede olursa olsun daima yardımımıza gelen Tanrı'yı hatırlatsın.
Que estas velas nos lembrem de que devemos sempre olhar para Deus... de onde vem nossa ajuda. "
Nerede olursa olsun.
Não importa onde.
Nerede olursa olsun engel olamıyorum.
Não consigo parar de cantar, onde quer que esteja.
Nerede olursa olsun korkunç.
Seja onde for, é demasiado cruel.
Nerede olursa olsun umurumda değil, bul bana bir şeyler.
Vê se encontras alguma coisa, não importa aonde.
Nerede olursa olsun ona kötü davranan ailesiyle olduğundan daha iyi olacağı bir gerçek. Açıkcası dayak yiyordu.
Para onde que que ele vá, vai estar melhor do que na sua própria casa, onde, francamente, ele era espancado com frequência.
Her nerede olursa olsun, onu suçlamayacağımı bilmeli.
Esteja onde estiver, ela sabe que não a culparia.
Nerede olursa olsun.
Onde quer que seja e em qualquer parte.
Sizi görmek daima zevktir, Leydi Toda, nerede olursa olsun.
É sempre um prazer vê-la, Senhora Toda, seja onde for.
Nerede olursa olsun gerçegin pesinde olacagiz.
Desejamos encontrar a verdade, não importando onde ela leve.
acemi çocuk yere düşerken ihtiyara seslenmiş ne isterse istesin, ne zaman olursa, nerede olursa olsun, sadece bağır.
O miúdo verde fica aflito e diz ao velho que tudo o que quiser, seja o que for, quando for, basta pedir.
Onu yok etme komutunu verdiğim anda, nerede olursa olsun, anında patlar.
Quando introduzir o comando de destruição, explode imediatamente.
Nerede olursa olsun.
Onde quer que fosse.
Babam her nerede olursa olsun umarım başka bir kadının yakınında değildir.
Isso é que é ser homem, Steve. Cometeres um erro e não te preocupares.
Eminim ki, nerede olursa olsun, radyolarını dinleyen tüm Amerikalılar Polly Phelps ve Phelps ailesi için dua ediyorlar.
"Estou certo de que toda a nação que nos ouve agora"... "reza por Polly Phelps com a família Phelps."
Ne zaman, nerede olursa olsun... bana ihtiyacın olursa, orada olacağım.
Seja quando for, seja onde for, se algum dia precisares de mim, estarei lá.
- Coughlin yasası ; asla bir kadının... sırlarını anlatma, nerede olursa olsun kulağına gider.
Lei de Coughlin : Nunca contes histórias sobre uma mulher. Ela há-de acabar por saber.
Bir kadın nerede olursa olsun, onun üstünde çalışan bir adamımız var.
Onde hajam mulheres, temos um homem a resolver a situação, neste momento.
Parti nerede olursa olsun, orada çok fazla * hatun vardır.
E onde há festa, Há muita droga.
Fred nerede olursa olsun, umarım hala onu sevdiğimi biliyordur.
Onde quer que o Fred esteja, espero que saiba que ainda o amo.
Eğer birşeyi çok istersen... ve eğer gerçekten istersen... nerede olursa olsun gidip almalısın.
Se tu realmente queres algo, Tens que encontrá-lo e agarrá-lo.
Nerede olursa olsun her olayda onu suçlamaya hazırdılar.
Estavam prontos a acusá-lo de tudo, fosse onde fosse.
Her nerede olursa olsun. er ya da geç onu bulacağız.
Acabaremos por encontrá-lo.
Kanımız ve derimiz ne renk olursa olsun gezegenimiz ve güneşimiz nerede olursa olsun hepimiz biriz.
Não interessa o sangue, não interessa a pele não interessa o mundo, não interessa a estrela somos um.
Nerede olursa olsun, Onu bul
Onde quer que esteja, achem-no.
Her savaşı savaşırım, nerede olursa olsun.
Combato em qualquer batalha, seja onde for.
Ne olursa olsun, nerede olursan ol... her zaman yanında olduğumu bil.
Mas aconteça o que acontecer, estejas onde estiveres, fica sabendo que estarei por perto.
Nerede ve hangi vakit olursa olsun seninle buluşurum.
Encontro-me contigo em qualquer lugar, a qualquer hora.
Nerede ve ne zaman olursa olsun Lord Antony'nin yanında savaşmak benim için bir onurdur.
Considero uma honra lutar ao lado de Lorde António em qualquer altura, em qualquer lugar.
Nerede yaşıyorsanız yaşayın, derinizin rengi ne olursa olsun, barış, kazanıldığı vakit, hepinize gelecektir. Hepinize!
Onde quer que vivam, qualquer que seja a cor da sua pele, quando a paz chegar, trará para todos...
Minnetim onadır, ve onun eli nerede rehberimiz olursa olsun, unutmayacağım.
Agradeço a ELE, e em qualquer lugar que sua mão nos levar, eu vou lembrar.
Nerede olursa olsun onu bulacağız. Neden hemen harekete geçmediğimizi hala anlamış değilim.
Não compreendo porque não podemos começar agora.
Nerede ve ne şekilde olursa olsun.
Irei aonde for e sob qualquer condição.
Nerede ve ne zaman olursa olsun.
Em qualquer lugar, a qualquer hora.
Kim, nerede, ne zaman ve nasıl olursa olsun- -
Vou enfrentar tudo e todos, venha quem vier...
- Nerede, hangi yarış olursa olsun.
Qualquer corrida. Em qualquer parte do mundo.
Nerede olursa olsun, bul onu!
Encontrai-o onde quer que ele esteja!
Ve geleceğimize, her kim veya nerede bize karşı olursa olsun.
E ao nosso futuro, não importa a quem ou a onde pode nos levar.
Von Ribbentropp, Führer'in kelimeleriyle, Almanya'nın nerede yaşıyor olursa olsun Alman ırkının fertlerini koruyacağına hazır olduğunu tüm ulusların bilmesi gerektiğini ifade etmiştir.
Von Ribbentrop expressou que, segundo as palavras do Fuhrer... devia ser claro para todas as nações... que a Alemanha está pronta a proteger a raça alemã. seja qual for a fronteira em que se encontram.
Nerede olursa olsun mutlu olacaktır.
- O Alfred estará sempre bem.
Sadece seninle olmak istiyorum nerede ne zaman olursa olsun.
Eu quero estar contigo em todo lado, a toda a hora.
Sabah 6.30 gibi bir iş günü sona ererken... nerede hangi işin peşinde olursa olsun... daima eve dönüp oğlu Nicky'nin kahvaltısını hazırlardı.
Às 6 : 30 da manhã quando acabava o dia, estivesse onde estivesse, ia sempre a casa dar o pequeno-almoço ao filho, o pequeno Nicky.
Nerede, nasıl olursa olsun.
Não importa o local, nem como será.
Bu mükemmel anı... nerede ve ne olursa olsun...
um momento perfeito...
nerede olursam olayım 17
nerede olursan ol 30
olsun 342
nerede yaşıyorsun 103
neredesin 2085
nerede yaşıyorsunuz 33
nerede oturuyorsun 94
neredesin sen 33
nerede 4371
neredeyiz biz 73
nerede olursan ol 30
olsun 342
nerede yaşıyorsun 103
neredesin 2085
nerede yaşıyorsunuz 33
nerede oturuyorsun 94
neredesin sen 33
nerede 4371
neredeyiz biz 73
nereden 256
neredeydin 834
nerede kalmıştık 239
neredesiniz 293
nereden geliyorsun 129
nereden biliyorsun 934
nerede o 1480
neredeyim 174
nerede kaldın 193
nereden buldun 91
neredeydin 834
nerede kalmıştık 239
neredesiniz 293
nereden geliyorsun 129
nereden biliyorsun 934
nerede o 1480
neredeyim 174
nerede kaldın 193
nereden buldun 91
neredeyse 363
neredeyim ben 198
neredeyse bitti 135
neredeydiniz 81
nerede buldun 38
nerede bu 162
nereden bileyim 331
nerede buldunuz 16
nerede olduğunu biliyor musun 136
neredeyse geldik 151
neredeyim ben 198
neredeyse bitti 135
neredeydiniz 81
nerede buldun 38
nerede bu 162
nereden bileyim 331
nerede buldunuz 16
nerede olduğunu biliyor musun 136
neredeyse geldik 151