English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ S ] / Senin için değil

Senin için değil translate Russian

2,419 parallel translation
Sadece senin için değil kendim için de.
Не только за тебя, но и за себя самого.
- Senin için değil Lomax!
- Но не для тебя, Ломакс.
Senin için değil, yanındaki ucube için.
- Это не тебе, Скалли. Это для придурка в кепарике.
Belki senin için değil.
Возможно, но не для тебя.
Ronnie için buradayım, senin için değil.
Я здесь для Ронни, а не для тебя.
- Senin için değil, sizinle birlikte çalışır.
- Да, беги. Я работаю с тобой, а не на тебя, Брокер.
- Bunu senin için değil dikkat çekmemek için yapıyorum.
– Это не ради вас. Так никто не будет задавать вопросов, никто не узнает причин.
Senin için değil.
Но не для тебя.
Senin için değil tabii.
Но не вам, я знаю.
O senin için değil.
Это не для тебя.
Demek, öldürme sırasına koysam senin için sorun değil, öyleyse...
Ну тогда ты не будешь против, если я прикажу её убить...
bu benim için değil, Senin için.
Это не для меня, а для тебя. - А что?
Bu senin için pek de yüreklendirici değil, değil mi?
Не очень воодушевляет, да?
Birazcık gençler, Jim senin için bile. Değil mi?
Тебе не кажется, Джим... что они слишком молоды.
Aile olarak daha iyi vakit geçirmek için senin kasabana döndük, değil mi?
Раз уж мы вернулись сюда, в твой родной город, значит, сможем больше времени уделять детям?
Ama bu senin gibi bir için yer yok demek değil.
Но это не значит, что ему и нужны такие люди, как ты.
Bu senin için bir çocuğa alfabeyi öğretmek gibi değil mi?
Это как обучать ребенка азбуке?
Çok zekisin. Çok güzelsin. Ama bizler senin için sadece birer oyuncağız, değil mi?
Ты такой умный, такой красивый, но мы просто игрушки для тебя, не так ли?
Senin için yeterli değil miyim?
Я тебя больше не устраиваю?
Senin için yeterince iyi değil miyim?
Не достаточно ли я хороша для тебя?
Senin için yeterince güçlü değil miyim?
Не достаточно ли я сильна для тебя?
İstatistikçilerimin boktan olduğunu düşündüğünü biliyorum ama Ohio valilik seçimleri erken sonuçlarını aldık ve bunlar senin için hiç de iyi değil Bay Egan.
Я знаю, ты думаешь, что у меня дерьмовые статистики, но у нас есть экзит-поллы по выборам губернатора Огайо, и они вас расстроят, мистер Иган.
- Bu senin için çok tehlikeli değil mi?
Оу, это слишком опасно для тебя?
Alkışlar senin için çok önemli, değil mi?
Аплодисменты много для вас значат, не так ли?
Böyle bir şey yapması için senin iznine ihtiyacı vardı değil mi? Evli olduğunuz zamanda?
Ей нужно было ваше разрешение для такого, когда вы были женаты?
Bu senin için normal bir durum değil.
Это нетипично для вас.
Süt anne falan gibi degil, onun için meme lazim. Senin adina bebekle ilgilenecegim.
Я не имею ввиду сиделку, которая кормит грудью, а вашей сиделкой, сиделкой для ребенка.
Senin gibi iş sahibi olan biri için bunu söylemesi kolay değil mi?
Легко тебе говорить, ты-то работаешь.
- Bunun senin için kötü olduğunu biliyorsun, değil mi?
Ты же понимаешь, что это вредно? Да.
Bu senin için yüksek bir not, değil mi?
Это высокий балл для тебя, не так ли?
Senin için iyi değil.
Это же вредно.
Artık senin için konu insanlar değil.
Сейчас люди для тебя не важны.
Sonu senin için iyi değil.
И это не закончится хорошо для тебя.
Bu senin için yeterli değil mi?
Разве этого не достаточно для тебя?
Senin, Roland veya herhangi biri için değil ki.
Это не из-за тебя, или Роланда, или кого-то ещё.
Senin için burada olduğumu biliyorsun değil mi? Sadece neler olabileceğini tahmin ettiğinden emin olmak istiyorum.
... Ты знаешь, я здесь из-за тебя, да? Ага.
Ev artık senin için bir seçenek değil.
Пойти домой уже не получится.
Güven senin için kolay bir şey değil.
Доверия нелегко дается вам.
Bir çift İngiliz memesi, senin için yeterli değil mi?
Пара английский сисек тебе тоже не по нраву, да?
Senin yapında bir adam için temiz hava iyi bir şey, değil mi?
Ветер в голове - это же хорошо для здоровья, верно?
Senin yaşındaki bir Fae için karşılaşılmamış bir durum değil bu.
Это, в принципе, характерно для Фейри твоего возраста.
Senin için uygun değil.
Он тебе не подходит.
"Çok doğal. Gökyüzü senin iyiliğin için mavi değil." dedi.
"Ну, оно ведь не для тебя цвет выбирало"
Senin için dua edeceğiz, değil mi çocuklar?
Мы будем молиться для вас. Правда, парни?
Ama sana bu kadar bağlı olmaları sadece onlar için değil,... senin için de kötü.
Но это не только для них так плохо зависеть от тебя, Это плохо для тебя тоже.
Bak, Bilmiyorum Kyle, Ama o senin için- - Senin için bir kurşunun önüne atladı, değil mi?
Слушай, не знаю, Кайл но он.... но он поймал пулю за тебя, да?
Senin için iyi bir şey, değil mi?
Тебе же лучше, да?
Delirmemişsem eğer, Bu senin için bıraktığım şey, değil mi?
Если я не сошел с с ума... то это оружие, что я оставил тебе, да?
Benimle buluşmak, Senin için büyük yolculuk olmalı. Değil mi güzellik?
А встретить кого-то вроде меня - это целое приключение, правда, красотка?
Em, sadece onun için burada değil senin için de buradayız.
Эм, мы здесь не только из-за нее, мы здесь и ради тебя тоже.
Burada olman senin için güvenli değil.
Тебе тут быть небезопасно.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]