Bu iyi bir şey translate Russian
2,099 parallel translation
- Bu iyi bir şey.
Ну, это хорошо.
Ama bu iyi bir şey. Değil mi?
Но это - хорошая вещь, не так ли?
Haberin olsun da Wood, bu iyi bir şey değil.
Это вовсе не причина для радости, Вуд. Да ладно!
Bu iyi bir şey.
Это хорошо.
Kimliğini bulduk bu iyi bir şey Bundan bir şey çıkaramayız ama.
Хорошо, что у нас есть её документы, потому что взять отпечатки явно не получится.
- Bu iyi bir şey.
Это правое дело.
Eğer bu terfiyi alırsam sahada fazla olmayacağım bu iyi bir şey olabilir.
Если я получу это повышение, мне не придется столько бывать на выезде, но это же совсем не плохо, знаешь ли.
- Bakın, bu iyi bir şey.
- То есть, это же хорошая новость!
Bu iyi bir şey olmazdı, Tom
Это не является хорошей идеей, Том...
Bu iyi bir şey.
О, это отличная вещь.
- Ama bu iyi bir şey.
- Но это же хорошо.
Bu iyi bir şey olmalı değil mi?
Ну это же хорошо, да ведь?
Tamam, bu iyi bir şey, değil mi?
Так это хорошо, да?
Bu iyi bir şey.
Как хорошо!
Bu iyi bir şey.
Это правильно.
Hayır, aslında bu iyi bir şey. Çünkü artık arkanda yürüyen... -... 60 doların olduğunu bilecek.
Не, вообще то на самом деле это классно, потому что теперь каждый кто будет идти сзади будет знать, что е тебя есть 60 баксов.
Bu iyi bir şey olabilir.
Ну, это может быть хорошо.
Bu iyi bir şey mi?
Это... хорошо?
Ve bu iyi bir şey.
И это хорошо.
Maura, bu iyi bir şey.
Мора, это хорошо.
Aslında bu iyi bir şey olabilir.
это к лучшему.
Bu iyi bir şey. Çünkü kötülük, her zaman bu dünyaya tutunmaya çalışacaktır.
И это очень хорошо ведь зло никогда не дремлет.
Bu iyi bir şey.
Это здорово.
Bu iyi bir şey.
И это прекрасно.
Bu evde baş uşak olduğunu saatleri kurma görevinden daha iyi gösteren bir şey yoktur.
В этом доме нет способа лучше проявить себя в качестве первого лакея.
Şey, bu senin iyi bir arkadaş olman yüzünden. ve arkadaşların, hayatındaki en önemli ikinci şey.
Ну, это только потому, что ты хороший друг, а друзья это второе самое главное в жизни.
İyi bir şey bu.
Это к лучшему.
Bu ne Don ne Maggie ne de Lisa için iyi bir şey.
Это не кажется хорошей идеей для Дона или Мэгги, или Лизы.
Bu senin için iyi bir şey, dostum.
Рад за тебя, старик.
Bu, senin için iyi bir şey.
Отличное предложение.
Ben gidiyorum, o yüzden bu konuda bir şey yapamayacağım. Ama Doktor Robbins'in böyle bir şeyin olmasını istemeyeceğini çok iyi biliyorum.
Я уезжаю, поэтому не смогу ничего сделать, но я знаю... я знаю, что доктор Роббинс не хотела бы, чтобы такое случилось.
Bu iyi bir şey değil mi?
Так это же хорошо?
Bu iyi bir şey.
- Эй
Quinn hayatta kalacak. Bu, buradaki çoğu kişinin düşündüğünün aksine iyi bir şey.
Куин продолжает жить, и несмотря на распространенное мнение об этом - это хорошо.
Biliyormusun bu üzerinde iyi duruyor, ama bence elimde Serena'nın daha çok beğeneceği bir şey var. Benimle gel.
Знаешь, это смотрится неплохо на тебе, но я думаю у меня есть кое что, что понравится Серене больше идем со мной.
Bütün bunlardan nefret ettim ki bu senin işin için iyi bir şey demektir sanırım.
Мне это всё не нравится, что наверное значит, что это хорошо для твоего бизнеса.
Biliyor musun Serena, bu seferkinin de tıpkı diğer kavgalarımız gibi geçici bir şey olmasını isterdim, böylece hala birbirimizin en iyi dostu olarak kalabilirdik.
Знаешь, Серена, я надеюсь, что это было тем же, что и все наши бои, и что как бы сильно мы ненавидели друг друга, мы все равно всегда будем оставаться лучшими подругами.
Bu cidden iyi bir şey olabilir.
Ты знаешь, думаю, будет здорово.
Senin gençliğin benim paramın yanında ne ki. Bu o kadar iyi bir şey değil bence.
молодость за деньги я себе уже не верну.
- Leigh'nin sana söyleyeceği bir şey var ve bence bu sana ilaçlardan çok daha iyi gelecek.
Ли... хочет вам кое-что сказать. И... Я считаю, что это поможет вам больше, чем любое лекарство.
Ama çok geçmeden, insanlar bu dizide yer almanın iyi bir şey olduğunu anladı.
Но очень скоро люди сообразили, что им пойдет во благо попасть в наш сериал.
- Ve bu iyi bir şey mi?
- Это хорошо?
Bu dünyada bir kızın olabileceği en iyi şey budur.
Это лучшее, чем девочка может быть в этом мире.
Bu işte benim yaşıma geldiğinde, mümkün olduğu kadar yeteneğinin olması iyi bir şey.
Понимаешь, при моем возрасте, в этой индустрии лучше уметь делать все, что только можно.
İyi bir şey değil bu dediğin.
Это нехорошо.
Bu güzel bir şey, zira konuşmayı çok sevdiğini iyi biliyorum.
Это хорошо, ты ведь у нас говорливый.
Uyuşturucu daha iyi olurdu, bu delice bir şey.
Лучше бы наркотики. Это ненормально.
Bu intikam takıntın hiç iyi bir şey değil.
Эта одержимость местью не здорова.
Peki, bu iyi bir şey, değil mi?
Ну, это же хорошо, верно?
Bizim istediğimiz şey bu gezegeni olduğundan daha iyi bir hale getirmek.
Мы хотим изменить эту планету к лучшему.
Bence bu çok iyi bir şey.
Я думаю, что это хорошо.
bu iyi bir şey mi 23
bu iyi bir şey değil 16
bu iyi 845
bu iyi mi 83
bu iyi geldi 38
bu iyi olur 45
bu iyi fikir 48
bu iyi oldu 26
bu iyiydi 133
bu iyi olurdu 16
bu iyi bir şey değil 16
bu iyi 845
bu iyi mi 83
bu iyi geldi 38
bu iyi olur 45
bu iyi fikir 48
bu iyi oldu 26
bu iyiydi 133
bu iyi olurdu 16
bu iyi haber 63
bu iyi bir fikir 124
bu iyiymiş 19
bu iyi bir soru 24
bu iyi değil 188
bu iyi işte 65
bu iyiye işaret 55
bu iyi bir fikir değil 59
iyi bir şey 36
bir şey değil 1063
bu iyi bir fikir 124
bu iyiymiş 19
bu iyi bir soru 24
bu iyi değil 188
bu iyi işte 65
bu iyiye işaret 55
bu iyi bir fikir değil 59
iyi bir şey 36
bir şey değil 1063
bir şey yok 987
bir şey olmaz 235
bir şey sorabilir miyim 139
bir şeyler içelim mi 27
bir şey mi oldu 310
bir şey söyle 257
bir şeyler var 19
bir şeyler içelim 56
bir şey 209
bir şey oldu 106
bir şey olmaz 235
bir şey sorabilir miyim 139
bir şeyler içelim mi 27
bir şey mi oldu 310
bir şey söyle 257
bir şeyler var 19
bir şeyler içelim 56
bir şey 209
bir şey oldu 106