English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ D ] / Daha neler

Daha neler Çeviri Fransızca

1,754 parallel translation
İnsana retcon, kimyasallar ve radyasyon ile Tanrı bilir daha neler veriyorlar.
Ils te donnent du Retcon, des trucs chimiques, des radiations et Dieu sait quoi.
Nişanlandı, parti yapıldı, daha neler neler ama sen hâlâ bir mucizenin olmasını bekliyorsun Benjamin.
Elle s'est engagée, avait un parti, tout. Mais vous... vous gardez attendant le miracle, Benjamin.
Biraz önce senin için bişey yaptım. Bu ellerimle daha neler yapabileceğimi bir düşün.
Je te fais venir avec un doigt, imagine avec ma main.
Yok, daha neler artık!
T'es gonflée, là.
Tanrı bilir daha neler oluyor etrafımızda.
Dieu seul sait pourquoi cette roue a tourné.
Bataklığın içinde kim bilir daha neler vardır?
Va savoir ce qu'il y a d'autre dans ce marécage.
Daha neler yaparım kim bilir!
J'ai ruiné votre vie.
Daha neler artık?
De toutes les banques de Miami...
- Yok daha neler.
- N'importe quoi.
Kim bilir daha neler yaparlar.
Qui sait de quoi ils sont encore capables?
Yok daha neler!
Pas du tout!
Başıma az daha neler geliyordu, haberin yok.
Tu ne veux pas savoir ce qui a failli m'arriver.
Yok canım, daha neler.
Quoi, tu plaisantes?
Benim Hoyt'um sağlığından endişe duyacağımı bile bile beni buralarda böyle bırakmazdı. Kim bilir, daha neler olurdu?
Mon Hoyt m'aurait jamais laissé m'inquiéter le croyant mort, ou pire.
Yok daha neler!
C'est énorme!
Onu bu şekilde bırakırsak başına daha neler gelir, kim bilir?
- Si on la laisse ainsi, qui sait ce que ça lui fera.
- Daha neler göreceğiz?
Où va le monde?
Yok daha neler. Organ nakli yapmak üzereyiz.
On doit faire un prélèvement.
Hakkımda daha neler konuşuyorsun?
De quoi tu parles?
Daha neler.
Va te faire.
Yok artık daha neler.
C'est une blague...
Yok daha neler.
C'est pas vrai.
Ve daha neler yapacaklarını bilmiyorum.
Je ne sais pas ce qu'ils feront!
Allah bilir daha neler çaldı.
Dieu sait ce qu'elle a volé d'autre.
Daha neler.
Allons bon.
Burada daha büyük bir tablo var. Yani, deneye devam ediyorum çünkü sıcak nedeniyle oluşacak kaos esnasında insanlara neler olacağını ispatlamak istiyorum.
Je veux dire, je continue seulement l'expérimentation... pour prouver ce qui arrive aux gens... dans le chaos, en raison de la chaleur.
Biraz daha sola doğru hedef almış olsaydınız neler olurdu hiç düşündünüz mü?
Et si vous aviez tiré plus à gauche?
Tanrı bilir daha bizim için neler hazırlandı.
Dieu seul sait pourquoi cette roue a tourné.
Kim bilir daha neler göreceğiz, değil mi?
- Tu as fini?
Eğer orada neler döndüğünü bilen birini bulabilirsek daha şanslı hissedeceğim.
J'en aurai plus si on trouve quelqu'un qui savait ce qui se passait là-bas.
Kim bilir daha başka neler yaşıyorlar.
Elles sont battues, droguées, dieu sait quoi d'autre.
Sen ona bir tane daha Bakıcı Deb ver, o zaman neler yapar görürsün.
Vois si tu peux donner à oncle Skills deux nounous Deb.
Bir gün, eğer daha küçük davullar kullanırsa orda neler yaptığını görebileceğimizi anlayacak.
Un jour il comprendra que si sa batterie n'était pas aussi grosse, on pourrait voir ce qu'il fait.
Kafasından neler geçiyor daha iyi biliyorsun.
On sait que tu es celle qui sait ce qui lui passe par la tête.
- Yok daha neler.
Tu parles.
Abraham, o gece daha sonra neler olduğunu anlat bana.
Abraham, parlez-moi du reste de votre soirée.
Kim bilir, arasak daha burada neler neler var.
On trouverait plein d'autres trésors...
İşte şimdi burda daha başka neler olacağını biliyorsun,
Vous savez que c'est ce qu'il faut.
Seni daha iyi hâle getirmek için neler yapabiliriz bakalım.
Que pouvons-nous faire pour améliorer les choses?
Ruskin'in gözdesi olmak için neler verirdim, biliyor musun? Muhtemelen şu anki ruh haliyle Johnny'nin sağlayabileceğinden bir kaç santim daha fazlasını.
Probablement un peu au-delà de ce que peut faire Johnny dans l'ambiance actuelle.
Yok daha neler!
Grandissez!
Yok daha neler.
Mon Dieu!
Yani, şu haline bir bak, saat daha sabahın 10'u ve neler yapmışsın. Bence bugünü kendine ayırmalısın.
Regarde ce que tu as fait déjà, et il n'est que 10 h du matin.
Neler neler duyuyoruz yarabbim... Bacısı kaybolmuş,... daha ölüsü-dirisi bulunmamış,... adam kalkmış karı peşinde koşuyor.
Cela fait à peine un mois... que sa soeur a disparu... et voilà qu'Amir Khan se marie.
Neler olduğunu söylemeden daha ne kadar bizi burada tutacaksınız?
Vous allez nous faire attendre encore longtemps sans rien dire?
Yalnız, Jake ne yaptığını bilmiyor. Daha önce neler yapmış olduğunu da.
Il n'y a que Jake qui ne sait pas ce qu'il fait et ce qu'il a fait.
Daha uzun yaşamak için neler yapabilirsin?
Comment on apprend à vivre plus longtemps?
- Ayrıca daha başka neler bulurum kim bilir.
Qui sait ce que je pourrais trouver?
Daha önce hiç, senin için neler yapacağını görmek için bir erkeğin kafasını karıştırmadın mı?
Vous n'avez jamais joué avec un mec pour voir ce qu'il ferait pour vous?
Asıl soru daha fazla neler vadedebileceğin, radikal değişiklikleri kabul edip edemeyeceğin ya da baskıya boyun eğip eğemeyeceğin.
Mais on se demande si vous avez autre chose à offrir. Si vous pouvez accepter le changement ou si vous craquerez sous la pression.
Daha neler.
C'est ridicule.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]